“Sanayinin pusulasız gemi, üniversitenin de gemisiz pusula olmaması için verimli ve sürdürülebilir bir üniversite-sanayi işbirliği…”

Cihannüma Dayanışma ve İşbirliği Derneği var olan birikimini, ülkemizin ve tür insanlığın hayrına olacak şekilde faydaya dönüşmesi için gayret gösteren ve son yıllarda ilmi ve teknolojik alanlarda da çok önemli çalışmalar yapan önemli bir Sivil Toplum Kuruluşumuzdur. Son yıllarda, bu amaçla oluşturulan ihtisas atölyeleri/çalışma grupları farklı alanlarda çalıştaylar organize etmektedir. Bu çalışma gruplarından birisi olan ‘Bilim Sanayi ve Teknoloji Çalışma Grubu’ da ülkemizdeki ‘Ağır Sanayi Hamlesi’ sonrası ‘İleri Teknoloji Hamlesi’ne geçiş sürecine katkı vermek için çaba göstermektedir.

Cihannüma Derneği öncülüğünde, ülkemizde son dönemlerde dikkat çeken Milli Teknoloji Hamlesine katkı sunacağı düşüncesiyle, Makine ve İmalat Teknolojileri alanında ön plana çıkan Çorum’da; Hitit Üniversitesi, Çorum Valiliği ve Çorum Belediyesi işbirliği ile 2-3 Aralık 2022 tarihinde müştereken “İleri Teknolojiler ve Sanayi” çalıştayı düzenlemiştir.

Bu çalıştay, aynı zamanda Üniversite-Sanayi-STK işbirliğine iyi bir örnek teşkil etmesi nedeniyle de ayrı bir önem arz etmektedir.

Çalıştay, ülkemizin ve bölgenin bilim ve teknolojisinin gelişimine katkıda bulunmak amacıyla organize edilmiştir. Ayrıca, ülkemizde yüksek katma değerli ürün ve üretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi, bu alanlarda gelişmiş ülkeler ile rekabet edilebilirliğin artırılması ve sürdürülebilir ekolojik yaklaşımların geliştirilmesine dikkat çekilmesi hedeflenmiştir.

Çalıştayda, beş farklı masada beş farklı önemli konu, alanında uzman isimler tarafından istişare edilmiştir. Cihannüma Derneği tarafından, bu yılın başında yayımlanan kapsamlı çalıştay raporunun ülkemizin sanayi ve teknoloji kapasitesinin gelişmesine katkılar sunmasını diliyorum (ayrıntılı raporun web linki: https://www.cihannuma.org/raporlar).

Bu tür çalışmaların yaygın etkisini artırmak ve sürdürülebilir bir kalkınmaya katkı sunması için yapılan tespit ve önerilerin ilgili kurumlarca dikkate alınması ve uygulamaya geçirilmesi büyük önem arz etmektedir.

Moderatör olarak görev yaptığım bu çalıştayın ikinci masasında “Akademisyenlerin Katma Değer Artırıcı Faaliyetlerde Bulunması ve Üniversite-Sanayi İşbirliğinin Geliştirilmesi” konusunu masaya yatırdık. ‘İleri Teknolojiler ve Sanayi’ alanında, akademisyenlerin bu süreçlere katkısını artırmak ve üniversite-sanayi işbirliğinin verimli ve sürdürülebilir bir şekilde geliştirilmesine katkı sunmak amacıyla sanayi kuruluşlarımızdan, ilgili kurum ve kuruluşlarımızdan çok önemli temsilciler bu çalışmaya katkı sunmuştur. Yapılan istişareler neticesinde ortaya çıkan tespitler ve çözüm önerileri de maddeler halinde raporlaştırılmıştır.

KONUNUN ÖNEMİ VE BAZI TESPİTLER

Üniversitelerin Ar-Ge çalışmaları neticesinde bilgi üretmesi, üretilen bilginin makale, sempozyum, kitap vb. ulusal ve uluslararası bilimsel yayınlarla evrensel bilgiye katkı sunması büyük önem arz etmektedir. Bu çalışmalarla birlikte; üniversite-sanayi işbirliği kapsamında akademisyenlerin katma değer artırıcı faaliyetlerde bulunması, özellikle Ar-Ge neticesinden elde edilen ve endüstriyel boyutuyla ilgili olan bilgilerin de patentleştirilerek ekonomik bir değere dönüştürülmesi Türkiye’ye uluslararası rekabette büyük kazanımlar sağlayacaktır.

Üniversite-sanayi işbirliği, “üniversitelerdeki bilgi birikimi, yetişmiş insan gücü ve araştırma potansiyeli ile sanayinin deneyimi ve finansal gücünü birleştirerek gerçekleştirilen kurumsallaştırılmış faaliyetlerin ortak adı” olarak ifade edilmektedir. Günümüzde, özellikle üçüncü ve dördüncü nesil üniversiteler bir yandan yenilikçi teknolojilerin gelişmesine öncülük etmeye çalışırken, diğer yandan da bilimsel birikimin oluşmasında etkin rol oynamaya çalışmaktadır.

Son yıllarda, devletimizin ilgili kurumları tarafından, her üniversitemize ve kamu/özel sektörde çeşitli araştırma kuruluşlarına önemli destekler sağlanıyor. Bilimsel araştırmalarla elde edilen bilgilerin, evrensel bilgiye katkı sunmasıyla birlikte, bu bilgilerin teknolojiye ve üretime yansıtılmasına yönelik çalışmalar da hız kazanmıştır.

Özellikle 2010’lu yıllardan sonra, yükseköğretim sistemimizdeki bazı olumlu değişimler yaşanıyor. Devletimizin ilgili organlarının bu tür işbirliklerini teşvik edecek maddi ve manevi destekler sağlaması neticesinde de dikkat çekici ve insanlarımızı gururlandıran olumlu gelişmeler yaşanıyor. Bu gelişmelerden bazıları şunlardır:

·  Sadece eğitim veren ve araştırma sonuçlarını yayımlayan Birinci ve ikinci esil üniversitelerden üçüncü ve dördüncü nesil üniversitelere geçiş süreci başlamıştır. Teknoloji üretemeyen, yaşamsal sorunlarımızı çözemeyen eski bilimsel anlayış değişmeye başlamıştır.

· Eskiden, üniversitelerin Bilimsel Araştırma Proje Birimi (BAP), TÜBİTAK’ın vb. kuruluşlarımızın maddi destekleriyle üretilen bilimsel/teknik bilgiyi süzgeçten geçirmeden, patentleştirip ekonomik değere dönüştürmeden bu bilgileri uluslararası dergilerde yayımlardık. Bu yıllardan sonra, bilimsel araştırmalarla elde edilen bilgilerin, evrensel bilgiye katkı sunmasıyla birlikte, bu bilgilerin yaşam kalitesinin artırılmasına ve bu bilgilerin teknolojiye/üretime yansıtılmasına yönelik çalışmalar hız kazanmıştır.

· Türkiye’de, 2001 yılından sonra birçok üniversitemizin bünyesinde Teknoloji Geliştirme Bölgeleri (Teknoparklar veya Teknokentler) kurulmuştur. Haziran 2022 tarihi verilerine göre, Teknokentlerin sayısı 97’ye ulaşmıştır. Bu Teknokentlerden 84 tanesi faaliyetlerini aktif olarak sürdürürken 13’ünün alt yapı çalışmaları devam etmektedir. 2023 verilerine göre, bu Teknokentlerde toplam 8.972 firma faaliyet göstermekte ve bu firmalarda toplam 93.173 personel istihdam edilmektedir. Bu firmalar, bugüne kadar toplam 233 Milyar TL satış ve 8,2 Milyar Dolar ihracat gerçekleştirmiştir.

SONUÇ OLARAK

Güçlü bir Türkiye’nin yolu bilim ve teknoloji alanlarındaki başarılardan ve verimli bir üniversite-sanayi işbirliğinden geçer. Özellikle Covid-19 salgını sürecinden sonra tüm dünyada etkisini gösteren bir ekonomik kriz yaşanıyor. Bu krizin aşılması için kurumların bünyesinde bilim kurulları oluşturulmakta ve bu kurullardan çıkan çözüm önerileri sorunların çözümü için hayata geçirilmektedir.

Bu çalıştayda, ileri teknolojiler ve sanayi alanında üniversite-sanayi işbirliğinin ele alınmış olması ve bu etkinliğin salgın hastalık ve ekonomik kriz ortamındaki bir zaman diliminde yapılmış olması bu çalıştaya ve sonuçlarına ayrı bir önem katmıştır.

Bir sonraki yazıda çalıştay raporunda yer alan bazı tespit ve önerileri sizinle paylaşacağım inşallah.

Saygılarımla…

Prof. Dr. Zekeriya YERLİKAYA

İletişim:

e-posta: [email protected]