Aslında büyük bir çoğunluğumuz telefon bağımlılığımızın yanında Televizyon bağımlısı da olduk.
Filmler, diziler, herkesin her konuda bilgisinin olduğu açık oturumlar, reality showlar, spor programları, sabah programları, katılanların birbirleri ile devamlı kavga ettiği yemek yarışmaları, akşam programları derken günler gelip geçiyor.
Özellikle sabah programları ve kadınların daha çok seyrettiği kurgulanmış, senaryosu önceden yazılmış program konuklarının da istenilen şekilde oynadığı programlar oldukça ilgi çekiyor ki hergün karşımızdalar.
Topluma hiçbir faydası olmayan aile ilişkilerini zedeleyen, bir taraftan da izleyiciler üzerinde merak duygusu uyandıran, başkalarının çektiği sıkıntıları seyretmekten hoşlanan insanların izlediği programlar oldukça fazla ancak reytingler yüksek olduğundan olsa gerek bir türlü yayın hayatları bitmiyor.
Tabi ki herkes istediği programı seyretmekte özgür, istediğiniz programı seyredebilirsiniz burada ben size alışkanlık edinildiğinde seyretmekten hoşlanacağınız, ekran karşısında bazen hüzünleneceğiniz, bazen gülümseyeceğiniz, bazen de sesli olarak gülebileceğiniz birkaç Televizyon programı yazacağım.
Öncelikle TBMM televizyonu mutlaka seyredin meclis açık olup oturumlar yapıldığı sürece canlı olarak seyredebilirsiniz, özellikle salonda 600 vekilden kaç vekil olduğunu anlamaya çalışın bu matematiğinizi ve algınızı güçlendirecektir.
Sonra verilen önergelerin ne olduğunu tam olarak anlamaya çalışalım, en azından halkın yararına verilen önergelerin hangi siyasi partiler tarafından kabul veya red edildiğini gözlemleyin.
Birde birbirlerine bağırmaya başladıklarında işte o zaman aksiyon başlıyor, sanırsınız bunlar artık birbirlerinin yüzüne bakamaz, inşallah meclis koridorlarında falan karşılaşmazlar yoksa işin boyutları değişir diye tam düşünürken inanın bana kol kola girilip doğru meclis lokantasına giderler.
Ayrıca mecliste grubu olan siyasi partilerin haftanın belirli günlerinde grup toplantıları oluyor gerçekten seyretmiyorsanız çok şey kaçırıyorsunuz, kendi grubuna hitap eden konuşmacıların yani liderlerin konuşma esnasında öyle bir şahlanışları var ki hani kavga edenleri ayırmaya çalışırken birini tutarsınız “tutmayın beni” diye bağırır, bıraksanız “tutun beni” diye bağıracak, aynı şekilde.
Bazen kiminle kavga ediyor veya kavga etmek istiyor diye düşünmeden edemiyorsunuz, işte o hitap sırasında şahlanış anında kısa bir es verir o anda kendi parti vekillerinin ve dinleyicilerin mutlaka alkışlamaları lazım, sesini biraz daha yükseltti ise uzun süre ayakta alkışlanır.
Yine de istediğiniz programları seyredebilirsiniz, kim kiminle kaçmış, kimin yemeği daha tuzlu, kimin çorbası soğuk olmuş diye birbirlerine sürekli çemkiren insanların reyting uğruna birbirlerini nasıl aşağıladığını görmekten hoşlanıyorsanız o programları seyredebilirsiniz ancak benim size önerdiğim programlarında bu programlardan aşağı kalır tarafı yok aksine aksiyon, dram, komedi hepsi mevcut.