Turizm şehri olmak için önce insanımızın temiz olup etrafına sahip çıkması gerekiyor.

Bu yazımdaki fotoğraf çok kısa sürede çekilmiş iki ayrı fotoğraf, aslında bizim insanlarımızdan bazıları diye başlamak isterdim ancak bunu yapanların insan olduğunu da düşünemiyorum.

Şehrimizin sokaklarında bu görüntüleri görmek mümkün ve bu görüntüler bizlere yakışmıyor tabi ki kendine yakıştıran insan müsveddeleri yok değil ve şehrimizde hızla çoğalıyorlar.

Bazılarımız ne yapıyorlar bu görüntüleri gördüğünde hemen klavye başına oturup başlıyorlar yazmaya neymiş efendim belediye çalışmıyormuş, çöpler toplanmıyormuş, eskiden Türkiye’nin en temiz şehri imajı varmış şimdi yokmuş vb. vb.

Doğrudur eskiden temiz olabilirdi ancak o yıllarda herkes mahallesine sokağına sahip çıkardı, bu kadar vurdumduymazlık olmazdı.

Burası bir çıkmaz sokak da değil, kaleye çıkmak ve Şeyh Şaban-ı Veli’yi ziyaret etmek isteyenlerin en çok kullandığı yol ve araç yoğunluğu var. 

Şimdi gelelim Belediye temizlik işlerine hepsinin ellerine yüreğine sağlık diyeceğim, zira;

Akşam çöp toplama saatinde çöp toplama aracı geldi tüm çöpleri topladı gece o insan diyemeyeceğim şahıslar çöpün etrafını yine doldurmuşlardı, sabah fotoğraflarını çektim Belediyeyi aradım mahalle muhtarımız Ramis Küçüktarakçı’yı haberdar ettim ve anında gelip yerlere atılan çöpleri topladılar ve toplayanlardan bizzat özür diledim, teşekkür ettim atanlara da lanetler okudum. Umarım bu lanet bir gün olur tutar.

Bu durum o kadar çok sıklıkla yaşanmaya başladı ki her telefon açışım da sağ olsunlar anında gelip temizliyorlar evet temizlemek görevleri de bu şekilde çöpleri her tarafa yaymamak da bizim görevimiz.

Kullandığın arabanın içi temiz olsun diye küllüğünü yola boşaltıyorsun sen şimdi temiz olduğunu mu düşünüyorsun.

Daha önceleri de yazdım bu durumları “Temizlik İnsandan Gelir” diye, temizleyenler de insan evladı ancak bu durumu yaşatanlar ne evladı bunu burada yazmam mümkün değil.

Her insanın başına bir temizlik görevlisi versen yine de yetişemezsin temizlemeye, neden böyle olduk, bu hale geldik, nasıl bu kadar vurdumduymaz etrafımıza saygısız bir insan! Haline geldik anlaşılır gibi değil.

Parklarda oturuyoruz etrafı kirletiyoruz, hatta kirletmek yetmiyor oturduğumuz banklara yazı yazıyor ve hatta yakıyoruz.

İzmaritler, poşetler, içecek kutuları, şişeler yerlerde her yerde çöp kutuları var ama onları görmek için göz gerek, insanlık gerek,  görgü gerek, aile terbiyesi gerek herşeyden önce insan olmak gerek.

Asla unutmayalım, yerlere attığımız her çöp için bir emekçinin beli bükülüyor.

Bu çöpleri atanlar evlerini temizlediklerini sanıyorlar asla düşünemiyorlar, zira kafalarında beyin yok çevrelerini kirlettiklerinden bihaber temiz olduklarını ve insan olduklarını sanıyorlar ve aramızda dolaşıyorlar.

Bülent Çadırcıoğlu Köşe Resim