Kastamonu tarihinin en büyük tahrif, tehdit ve karalama saldırısını yaşıyoruz 23 Ağustos gecesinden bu yana…
Birbirine yakın çukurlardan zuhur eden sosyal medya trollerince binlerce yorum, yazı ve devamında gelen yarım milyonu aşan görüntüleme sayısı.

Milli Şair Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Savaşı’ndaki Kastamonu günlerini bilmiyor besbelli aklı az faiiler…
Nasrullah Camii vaazlarını hiç mi okumadınız be gafiller?

İstiklal Marşı’nı hiç mi terennüm etmediniz?..
Uyurgezerler.

“Korkma” dedi Akif bize…
Korkma duygumuz o sözden beri yok.

Ülkemizin mevcut genel siyaset ikliminde “dizayn” peşindeler kendilerine dahi az gelen akılları ile…
Güya, Kastamonu üzerinden “manevra” çekiyorlar, cürümleri göze görünmez zavallılar.

Sözüm ona “Şapka ve Kıyafet İnkılabı” dillerinde…
Perde gerisinde İstiklal Savaşı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Laik ve Demokratik Türkiye Cumhuriyeti, istiklal ve istikbal yolunda şehadete eren şehitler ve şanlı gaziler var.

99 yıl önce yaşanmış bir olay, ancak o günün öznel ve nesnel koşulları içinde tartılır, bugünkü konjonktür üzerinde eşelemek ancak art niyettir, siyasettir, kriptodur…
Gizli hesaptır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Kastamonu’ya 9 günlük bir ziyarette bulundu, nedeni “hakkı teslim etmekti”…
“İstiklal Yolu” olmasa Türkiye Cumhuriyeti olmazdı.

Kastamonu 16 Eylül 1919 gecesi Kuvayi Milliye safına geçmemiş olsa…
“İstiklal Yolu” olmazdı.

Ki…
Bu Kastamonu, ne Çanakkale bıraktı çocuklarını şehit vermediği ne Kafkas, ne Galiçya.

Trablus…
Balkan.

Yemen…
Medine.

Tarih Kastamonulu yiğitlerin destanları ile dolu…
Ey aymazlar bunları da mı okumadınız?

Şehit Şerife Bacı şahsında simgeleşen kahraman Kastamonu kadınları…
Bugün de var, yarın da var olacak, “çatlayın”.

İki yamuk kelimenizi bırakın…
Topunuz gülleniz az gelir.

Vız gelir…
Tırıs gider.

Toplumda hiçbir karşılığı olmayan, ancak kendi çukurları içinde hayat ve değer bulan, birbirlerinin kirli suratlarına baka baka kendilerini “hükümran” sanan çete…
Türk tarihinin her sayfasında kin kustular, fitne yaydılar, çukur kazdılar.

İktidar partisinin bir kenarından içeri girmek istiyorlar…
Öyle görünüyor ki başaramıyorlar.

Hiçbir kurum almaz içine bunları…
Kumaşları ortada çünkü.

Demokrat değiller…
Vesayet peşindeler.

Bilgisizliklerini gürültü ile örtme aklındalar…
Tilki kadar dahi kurnaz olamadıkları için “sırıtıyorlar”.

Üç kuruş menfaat yeter aslında…
İbrelerini rüzgar gülü gibi döndürmeye.

Velhasıl…
Kastamonu’yu hedef seçtiler.

Seneler senesidir, 1934’ten başlayan, 1964 yılında kapsamlı kutlamalara geçilen bu “hafta”, geçen yekun yıllarda kimsenin dikkatini çekmedi de şimdi çekti!..
Planlı, programlı, pusu.
  
O kadar senedir Valilik düzenliyor…
Kimi valiliği topa tuttu, kimi “CHP düzenliyor” dedi, gözü kapalı insanların fili tutmaları gibi.

AK PARTİ kuruldu kurulalı AK PARTİ’li milletvekilleri programa katılıyor, daha hiç sekmedi, sanki “ilk” bu yıl katılmışlar gibi çivisini çıkardılar gerçeklerin…
Göz göre göre tahrif ettiler.

“Tasarruf tedbirleri” vesaire…
Kortej yürüyüşünün ne bütçesi olacak?

Uzatmayayım…
Kastamonuluları hiç tanımıyorlar.

Akif bize “Korkma” dedi…
Vesselam.