Uzatmanın son anlarında gelen beraberlik golü, yine bir Abdülaziz Solmaz’ın imdada yetişen vuruşu, iyi de nereye kadar “solmaz” bu gidişat?..

Bir puanlar yarışta tutar mı?

Şampiyonluk yarışında kora kor mücadele veren bir takım, iç saha yahut dış saha fark etmez, hakemin ilk düdüğü ile birlikte iradesini ortaya koymalı ve mücadeleyi domine etmeli…

GMG Kastamonuspor’da eksik olan bu.

“Kontrollü futbol” filan değil bunun adı…

Resmen “masaya yumruğu vuramamak.”

İlk 45 dakika “bal yapmayan arı” misali, stoperler arası “al gülüm ver gülüm”, rakibi bunaltmaya asla meyletmeyen bir oyun sistemi…

Uzatmada acı fatura kesildi ağlarında bulduğu meşin yuvarlak ile.

Şampiyon adayı bu kadar “ağır” oyna(ya)maz…

Hele, bu kadar algısı kapalı, hiç ama hiç.

İkinci yarı daha hareketliydi GMG Kastamonuspor…

Baskılı oynamaya çalışsa da, Kaleci Abdullah Yiğiter açık farkla mağlubiyeti önledi ne var ki, kaç gol pozisyonundan zaferle çıktı.

Somaspor karşısında deplasmanda alınan beraberlik değerlidir ancak mutlaka galibiyet gerektiren bir hal söz konusu olduğunda kazanılan tek puana sevinmekten çok giden iki puana üzülmek söz konusu…

Hele bir de bu tek puanda kalecinin payı büyükse ve beraberlik sayısı uzatmanın son vaktinde gelmişse.

Önümüzde iki rakip var, gizli lider Iğdır ve maç fazlasıyla resmi lider Diyarbakır, ardımızdan gelenlerin nal sesleri ise kulak tözümüzde…

Zemin kaygan.

Önümüzdeki hafta Menemen geliyor…

Kırılma haftaları artık.