ODTÜ Enformatik Enstitüsü bünyesindeki URAP Araştırma Laboratuvarı “2023 Yılında Üniversitelerimizin 11 Dünya Genel Sıralamasındaki Durumu” çalışmasını yayımladı…

Kastamonu Üniversitesi’nin “başarı” çıtasını anlayabilmek için inceledim dosyayı.

Kastamonu Üniversitesi Danışma Kurulu toplantılarına katılanların da okumalarını tavsiye ederim…

Bu sayede, akıl verecekleri konular hakkında detaylı bilgi edinebilirler, kılavuzlukları faydalı sahile dümen kırılmasını sağlar.

URAP dosyaları üniversiteleri tartmak noktasında son derece kıymetli çalışmalar…

“Feyz alan” için haliyle.

Mevzu kapsamlı olduğu için yorum yerine direkt alıntı yapmak daha faydalı olacak…

Her kelimesi “ders” niteliğinde.

“2023 yılında Türk üniversitelerinin bilimsel yayın ve atıf durumu”…

“Üniversitelerimiz maalesef 2023 dünya sıralamalarında da arzu edilen düzeye ulaşamadı. Bunun temel nedeni, etki değeri yüksek dergilerdeki bilimsel makalelerimizin çok az oluşudur. Bilimsel araştırma yapamama sorunu Atatürk’ün 1933 üniversite reformunun temel nedeniydi. Üniversitelerimizin ilk örneği olan Darülfünun’da akademisyenler, bilimsel araştırma yapma alışkanlığı edinemedikleri için ders vermeyi yeterli görürdü. Maalesef üniversitelerimiz, 80’li yıllara kadar çok az uluslararası bilimsel makale üretebildi. Türkiye kaynaklı makalelerin sayıları 1980’lerin ikinci yarısında artmaya başladı. Makalelerimiz, 2010’dan itibaren önemli ölçüde arttı. Ancak bunun nedeni, çoğu akademisyenin etki değeri en düşük veya sıfır olan dergilerde makale yazmasıydı. Bu tür makaleler çok az veya sıfır atıf almaktadır. Etki değeri yüksek dergilerdeki yayın ve atıf sayılarımız; Çin, ABD ve Avrupa’nın çok altında kaldığı için maalesef dünya sıralamalarında gerilemeye devam ediyoruz.”

Neymiş…

Türk üniversiteleri dünya sıralamalarında “geriliyormuş”.

Yerinde saymak bile başarı…

Geriliyoruz.

“2023 yılı dünya genel sıralamalarından en az birinde ilk 500’e girebilen 9 üniversitemiz Koç, Boğaziçi, Sabancı, Çankaya, İstanbul, ODTÜ, İTÜ, Hacettepe, Sağlık Bilimleri”…

“2023 yılında dünya sıralamalarında en fazla sıralamada yer alan üniversitelerimiz Hacettepe Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Ege Üniversitesi ve Gazi Üniversitesi 11 dünya sıralamasının 11’inde de yer alma başarısını göstermiştir. Boğaziçi Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Koç Üniversitesi, İ. D. Bilkent Üniversitesi ve Erciyes Üniversitesi 11 dünya sıralamasından 10’unda yer alan üniversitelerimizdir. Marmara Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, Sakarya Üniversitesi ve Süleyman Demirel Üniversitesi 9 sıralamada yer alırken; Bursa Uludağ Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Ens., Çukurova Üniversitesi, Fırat Üniversitesi, Akdeniz Üniversitesi, Eskişehir Osmangazi Ü., Kocaeli Üniversitesi 8 sıralamada yer almıştır. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Selçuk Üniversitesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Çankaya Üniversitesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi, İstanbul Aydın Üniversitesi, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Ü., Karadeniz Teknik Ü., Anadolu Üniversitesi, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, İnönü Üniversitesi, Başkent Üniversitesi, Pamukkale Üniversitesi 7 sıralamada yer almıştır. Üniversitelerimizden 11’i ise 6 sıralamada yer almıştır.”

“Kastamonu Üniversitesi” nerede peki?..

Dünya genel sıralamalarının 4’ünde yer aldı; “URAP-2287”, “Webometrics-2654”, “SCI MAGO-1987”, “THE-1501”.

“Bartın Üniversitesi” misal…

Bizimle aynı 4 sıralamada yer aldı ve aynı sıralamaların 3’ündeki basamağı Kastamonu Üniversitesi’nin üstünde.

Çankırı Üniversitesi de “4” sıralamada kendine yer buldu…

Sinop Üniversitesi de.

Karabük Üniversitesi…

5 sıralamada.

“Sonuç”…

“Son yıllarda üniversitelerimiz dünya sıralamalarında arzu edilen hızlarda yükselememekte ve çoğu gerilemektedir. Bunun temel nedeni; etki değeri yüksek dergilerdeki bilimsel makale sayılarımızın gereken hızlarda artırılamayışı ve etki değeri en düşük olan Q4 grubu dergilerdeki makalelerin azaltılamayışıdır. Üniversitelerimizin yayın ve atıfları her yıl az da olsa artmaktadır. Ancak yayın ve atıflarımızın artış hızı, dünya ortalamasının çok altındadır. Rapordaki tablo ve grafiklerde görüleceği gibi dünya sıralamalarında yükselmek kolay olmamaktadır. Devletin maddi desteklerine karşın Rus araştırma üniversiteleri, ilk 100’e giremedikleri gibi ilk 500’e sadece biri girebilmiştir. Bunun nedeni, Rus akademisyenlerin etki değeri en düşük dergilere yönelmesidir. Çin’in 2023’te Ar-Ge için ayırdığı bütçe, çok sayıda ülkenin yıllık milli gelirinden daha fazladır. Çin’in Ar-Ge’ye verdiği önem sayesinde, Çin üniversiteleri dünyanın en iyileri arasına girdi. Araştırma üniversitelerimiz; yayınlarının sayı ve kalitesini artırarak, yeni laboratuvarlar kurarak ve yurt dışındaki yetenekli araştırmacıları kadrolarına katarak başarıya ulaşabilir. URAP’ın amacı, üniversitelerimizin dünya sıralamalarında üst sıralara çıkabilmesi için yapılması gerekenleri görmelerine yardımcı olabilmektir. URAP ekibi, bu tür raporları hazırlarken gerçek resmi olduğu gibi yansıtmaya özen göstermektedir. Tüm üniversitelerimizin, Tıp mensuplarının deyimiyle “teşhis tedavinin yarısıdır” doğrultusunda hareket etmesi yararlı olur. Dünya sıralamalarındaki durumumuzu net olarak bilmekteyiz. Nelerin yapılması gerektiğini her üniversitemiz, kendi kapasitesi ve yeteneklerine uygun şekilde belirlemelidir. Ülkemizde, bilimsel araştırma yapıp uluslararası dergilerde makale yayınlamanın önemi, maalesef çok geç anlaşıldı. Son yıllarda çoğu üniversitemizin, etki değeri yüksek dergilerde yayın yapılması konusunda çaba harcaması önemli bir gelişmedir.”

URAP raporunu Kastamonu Üniversitesi yetkilileri okur mu?..

Gerekli adımları atmak için de harekete geçerler mi?

Danışma kurullarında konuşulur mu bu mevzular?..

Konuşulmaz.