“1872-73 ders yılında Osmanlı illeri arasında Usul-ü Cedide okulları açısından Kastamonu 555 okulla birinci sıradadır” kaydı var kitapta, Basra’dan Cezayir’e yekun Osmanlı coğrafyasında Usul-ü Cedide okulu sayısı “3 bin 57”, “yeni yöntemci” demek “Usul-ü Cedide”...

Kastamonu’nun “kadim” eğitim vilayeti olmasının köklerinden sadece birini bu sayede görmüş oluyoruz.

150 yıl evvel Kastamonu...

Osmanlı coğrafyasında “eğitim” adası.

(Dipnot verilmiş yukarıda izah ettiğim bilgiye dair kitapta...

İlhan Başgöz’ün 1968 yılında Dost Yayınları’ndan çıkan “Türkiye Cumhuriyetinde Eğitim Ve Atatürk” kitabından alınmış. Başgöz ülkemizin önde gelen folklor araştırmacılarından, yazar. 2021 yılında vefat eden Başgöz’e rahmet olsun.)

“Usul-ü Cedide” nedir?..

“Türk Dünyasının İlk Ortak Eğitim Reformu”.

Prof.Dr.Mustafa Ergün/Barış Çiftçi tarafından kaleme alınan satırları okuyalım...

“19.yüzyılda Osmanlı ülkesinde sivil eğitim alanındaki modernleşme çabalarında mektep-medrese yapılanmasından tamamen farklı bir yol izlendi. O sırada Batı dünyasının en güçlü eğitim sistemi olan Fransa okulları model alınarak Batı tipi okullar kurulmaya başlandı. Önceleri medreselere benzeyen okullar kısa süre sonra yeni dersler (farklı programlar), yeni öğretim yöntemleri ve yeni ders araç-gereçleriyle medreselerle çatışan bir yapıya büründü. Bu çatışma medreseler kapatılıncaya kadar devam etti. Bu modernleşme çabalarının ilköğretim düzeyinde gözüken en önemli özelliği okumayazma öğretiminde getirdiği yenilik idi. Usul-ü cedid denilen bu yenilik bir taraftan Paris’te eğitim görmüş Osmanlılardan (Selim Sabit Efendi), Selanik’teki Batıya daha yakın ilkokul öğretmenlerinden, bir taraftan da Kırım Bahçesaray’da İsmail Gaspıralı’nın gerek Batıdan gerekse Ruslardan etkilenerek yaymaya başladığı yeni eğitim anlayışından kaynaklanır.”

Bir zamanların Kastamonu’su...

Osmanlı’nın yeni eğitim atağında lider olacak kadar birikim ve ehemmiyette.

Hani bugün nerede o miras?..

Nereye gitti?

(Yukarıdaki kaydını paylaştığım bilgileri Kastamonu Valiliği’nin Milli Eğitim Müdürlüğü eliyle 1998 yılında yayımladığı “Kastamonu İlinde Cumhuriyet Öncesi ve Sonrası Eğitim” isimli kitaptan aldım...

Vali Enis Yeter dönemi.

Yayın koorinatörü “Abdullah Şentürk”...

Lise öğretmenim Sedat Savaş’ı yayın kurulunda görmek ayrıca mutlu etti beni.

Cumhuriyet öncesinden o yıla kadar olan tüm eğitim altyapısı nakşedilmiş halde kitapta...

Büyük emek.)

(İlginç bir detay daha var kitapta...

10 Aralık İl Türk Kadın Mitingi’nin ilimizde ilk kez kutlandığı 1994 yılına dair fotoğraf.

Önceki gün altını çizmiştim, 1994 yılında tüm kamunun ve sivil toplumun kutlama programı için bir yıl gecesiz gündüzsüz çalıştığını, 15 bin kadın ile muhteşem bir programa imza atıldığını...

Nasrullah Meydanı’nda iğne atacak yer yok.

Dönemin Başbakanı Tansu Çiller de meydandaydı...

Tarihi günlerden bir gündü.)

(ÇEKÜL VAKFI duyurdı, Antalya'nın İbradı ilçesine bağlı Ormana Köyü, Birleşmiş Milletler Turizm Teşkilatı (UNWTO) tarafından düzenlenen 2024 yılı “En İyi Turizm Köyü” programında birinci oldu... 

Karabük’ün Yörük Köyü de bu yıl UNWTO İyileştirme Programına katılmaya hak kazandı.

Eee...

Kastamonu köyleri nerede?

Misal...

“Kasaba köyü”.

(Ormana köyü mevzusunda seneler önceye uzanan sürüdürülür bir emek var...

İşbirliği ve bilim var.

Hamaset yok...

Ardı gelen adımlar var.)

Kasaba köyü Ormana köyü ile aynı basamakları tırmanamaz mı?..

Türkiye’nin dünyaya nam salan “köyü” olamaz mı?

“Bütüncül” bakış açısı ile...

Aynı şansa sahip değil mi?

“Mahmutbey Camii” tamam da...

Sivil mimari ve geleneksel köy yaşamı ile öne çıkamaz mı?

Geçtiğimiz yıl yazmışım...

“Kasaba köyü… Mahmut Bey Camii etrafında içerdiği sivil mimari eserlerle bütüncül olarak Dünya Kültür Mirası unvanı alacak kıymete sahip aslına bakarsanız... Belki ileriki vakitlerde… Bu yönde de bir bakış açısı gelişebilir...Çok yazdık çizdik... Henüz gale alınmadı.”

Yaz Mustafa yaz...

Kış memleketinde yaz yaz.

Kış kış...

Başka memleketlerde yaz.)

Afacan Mustafa 12 Aralık (1)

Afacan Mustafa 12 Aralık (2)