Yabancı markalara özellikle de Siyonist markalara boykot uygulamaya devam ediyoruz değil mi? Gelenek olduğu üzere yazımıza boykotu hatırlatarak başlıyor ve bu haftaki konumuza dalıyoruz.

Belki de aranızda BRICS’i hiç duymamış olanlarınız vardır. BRICS aslında beş ülkenin İngilizce isimlerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltma. Bu beş ülke sırasıyla Brezilya, Rusya, Hindistan (Indıa), Çin ve G.Afrika (S.Africa)… Başlangıçta dört ülke (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin) 2006 yılında Newyork, 2009 yılında ise Yekaterinburg (Rusya)  şehrinde bir araya geldiler. Yekaterinburg toplantısı ilk resmi toplantı olarak tarihe geçti. 2010 yılında G.Afrika Cumhuriyeti topluluğa katıldı. Daha sonraki yıllarda bu ülkelerin toplantıları düzenli biçimde devam etti. 2023 yılında BRICS, altı ülkeyi (Mısır, Etiyopya, İran, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Arjantin) daha üye olarak almayı kabul etmişti. Ancak Arjantin daha sonra BRICS’e katılma kararından vazgeçti. 1 Ocak tarihinde ise Putin, BRICS’e Mısır, Etiyopya, İran, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirliklerinin alındığını açıkladı. Üstelik otuz ülkenin de BRICS’e üyelik başvurusu yaptığı biliniyor.

Öncelikle BRICS üye ülkelerinin milli gelirini ele alıp neden önemli olduklarını açıklayalım.

Sıra	Ülke	GSYİH (milyon $)
2	Çin	17,963,171
5	Hindistan	3,416, 645
8	Rusya	2,240,422
11	Brezilya	1,920,095
17	S.Arabistan	1,108,571
29	Birleşik Arap emirlikleri	507,063
32	Mısır	476,747
37	İran	413,493
40	G.Afrika	405,270
62	Etiyopya	126,783

Üye ülkelerden beş tanesinin G20 içinde ve üç tanesinin de en büyük 10 ekonomiden biri olduğu tablodan görülüyor. Bu 10 ülkenin milli geliri, Dünyanın yaklaşık üçte birini oluşturuyor. Bununla beraber Çin ve Hindistan gibi ülkeler çok hızlı biçimde büyüyorlar. 2028 civarında Çin ekonomisinin, ABD ekonomisini geçebileceği konuşuluyor. Yani günümüzde BRICS’in ekonomik gücü yüksek olmakla beraber gelecekte daha da büyümesi bekleniyor. Bununla beraber S.Arabistan, Birleşik Arap emirlikleri, İran, Rusya; dünyanın en zengin petrol rezervlerine sahip ülkeleri arasında yer alıyor. Toplam petrol rezervlerinin yaklaşık %45’i bu dört ülkeye aittir. Dünya nüfusunun da büyük kısmı BRICS ülkelerine aittir.

BRICS kuruluşunun temeli ABD’nin tek kutuplu Dünya fikri ve yanlış politikalarına duyulan tepkiye dayanıyor. ABD için şu soruları sorup yanıtlayalım.

Petrol için Irak, Libya ve Ortadoğu’ya saldırıyor mu? Saldırıyor.

Suriye ve Afganistan başta olmak üzere pek çok yerde terör örgütlerine destek veriyor mu? Veriyor.

Tayvan ve Çin denizinde karışıklık çıkarmaya kalkıyor mu? Kalkıyor.

Ukrayna’yı Rusya’ya karşı kışkırtıyor mu? Kışkırtıyor.

Arzı mevud saçmalığı için tüm Dünya’nın gözü önünde yapılan soykırıma destek veriyor mu? Veriyor.

İşte ABD’nin tek başına at koşturacağı tek kutuplu Dünya fikrine muhalefeti de güçlendiriyor. BRICS’in amiral gemileri olan Çin ve Rusya’nın ABD’ne tepkili olduğu biliniyor. G.Afrika’nın da apartheid politikaları nedeniyle tüm Batı medeniyetine tepkili olduğu biliniyor. Brezilya’da da ABD hegamonyasına karşı duran sol akımlar epeyce güçlü tabana sahip. Son katılan ülkelerden İran’ın da ABD’ne sıcak duygular beslediğini söyleyemeyiz. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri de Biden’ın gelmesi ile beraber ABD’ne karşı tepki duymaya başladılar. ABD’nin Çin’i dengelemek için Hindistan’a destek verdiği konuşulsa da Hindistan; ABD ve Avrupa’nın Rus petrolüne uyguladığı tavan fiyat politikasına katılmayan ülkelerden biri… Büyük ihtimalle Hindistan da İngilizlerin sömürgecilik dönemini unutmamıştır. Yani BRICS ülkelerinin çoğu belki de hepsinin ABD ile bir hesabı var.

BRICS’in yükselişinin ekonomi açısından sonuçları ne olacak? Bunun en önemli sonuçlarından biri doların rezerv para olma özelliğinin aşınması olacak. Çin ve Rusya uluslararası ticaretini dolar ve Euro olmadan kendi para birimleri üzerinden yapmaya gayret ediyor. Türkiye bile dış ticaretinde doları daha az kullanmaya başlıyor. Bugüne kadar ABD, Çin’den mal alıyor buna karşılık Çin de bu kazandığı parayla ABD devlet tahvili ve hazine bonosu alarak ABD’nin finanse ediyordu. Ama Çin’in aldığı ABD tahvil ve bonolarının miktarının giderek azaldığı gözlemleniyor. Dünya merkez bankalarının rezervlerinin bir zamanlar %70’i dolar iken şimdi bu oran %50’nin altına indi. Körfez ülkeleri, Çin ile petrol ticaretini Şangay borsasında Çin yuanı cinsinden yapmaya başlıyor. BRICS; Dünya bankası ve IMF’ye alternatif olarak 2015 yılında Yeni Kalkınma Bankası (NDB) ismiyle yeni bir banka kurdular. NDB başkanı Roussef, bankanın verdiği kredilerin üçte birinin yerel para birimlerinde yapıldığını belirterek küresel finans sisteminin çok kutuplu sisteme evrileceğini söyledi. Üstelik BRICS’in altına dayalı yeni bir para birimini piyasaya sürmeyi planladığı konuşulmaya başlandı. Dünya altın Konseyi (WGC) verilerine göre Rusya, Çin ve Hindistan merkez bankaları sürekli altın rezervlerini artırıyorlar. PKK-YPG terör örgütlerine verdiği destek nedeniyle ABD’ne tepkili olan Türkiye de altın rezervlerini sürekli artıran ülkelerden biri. Rusya ve Çin’in açıklanandan daha fazla altın rezervine sahip olduğu da söyleniyor.

Kısa dönemde ABD dolarının rezerv para olarak tahtının sarsılması mümkün olmasa da orta vade de yaklaşıyor yaklaşmakta olan… 10 sene sonra ABD dolarının ne olacağı belli değil. BRICS belki de yeni çok kutuplu Dünya sisteminin en önemli ayaklarından biri olan çok kutuplu finans sisteminin kuruluşuna öncülük edecek.

Prof. Dr. Serkan DİLEK

Kastamonu Üniversitesi

.