Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk özel savunma sanayicisi Nuri Paşa’ nın fabrikası ilk başlarda yan ürünler imal ederken, zaman içinde silah üretimine de başlamıştı.
Önceleri pek dikkat çekmeyen, hevesli ama amatör ve mühendislik bilgisinden mahrum bir maceraperestin hayali olarak görülüyordu...
Yıllar geçtikte hayal gerçeğe dönüştü.
Ve İkinci Dünya Savaşı ile birlikte Nuri Killigil’in silah fabrikası da dünyadaki silah tüccarlarının rakibi olacağının ilk sinyallerini verdi.
Dünya savaşı bitmesine rağmen, işleri azalmadı Nuri Paşa’nın. Aksine daha da arttı. Suriye’den, Pakistan’dan, Mısır’dan sipariş yağıyordu.
Bir tarafta Hindistan’dan kanlı bir mücadele sonrası ayrılan Pakistan, değir tarafta Arap dünyasının tam orta yerine İngilizler tarafından yerleştirilmiş çıban başı İsrail Devleti’ne karşı mücadele eden Suriye ve Mısır...
Dünya savaşı bitmişti! 1917’de ön hazırlıklarına başlanılan İsrail Devleti’ni kurmak için hem nüfus, hem para Almanya’dan sağlanmıştı. Nüfusu sözde Yahudi Soykırımı olayları neticesinde Filistin diyarına gemilerle akıtan karanlık eller, parayı da Soykırım tazminatı olarak Almanlardan tahsil etmişti. Sıra işin resmiyetini bitirmeye ve çalınan caminin kılıfını Birleşmiş Milletler kararıyla dünyaya giydirmeye kalmıştı.
O da oldu... 1948 yılında İsrail Devleti kuruldu...
Ardından kadim topraklar karıştı. Arap ülkeleri savaş açtı İsrail Terör Devletine... Ne var ki, henüz bir kaç yıllık devlet, çevresindeki bütün Arap ülkelerine kafa tuttu (!)... Elbette Amerikan ve İngiliz eliyle...
Gizli yürütülen zulüm ve vahşet artık Devlet adı altında açıktan sergilenmeye başladı. Filistin halkına ilk ve en büyük desteklerden birisi de Nuri Paşa’dan geldi...
Birleşmiş Milletler, Suriye ve Mısır’a silah ambargosu koydu! Kendileri İsrail Terör Devleti’ni silah, mühimmat ve asker ile beslerken, çevresindeki Müslüman Arapların güçlenmemesi, karşı koyamaması için her türlü kirli oyunu oynuyordu.
İşte tam bu dönemde, Nuri Paşa Filistin davasına yapabileceği en büyük desteği el altından yaptı; direniş ve mücadele için olmazsa olmaz silahları ve mühimmatları gizliden gizliye Filistin davasına aktardı.
Ve bu destek Nuri Killigil’in de, fabrikasının da, Türkiye’deki ilk özel sektör savunma sanayisinin de sonu oldu.
2 Mart 1949...
Bu tarih bir silah fabrikasında yangın çıkma tarihi değildir! Bu tarih 28 kişinin talihsiz (!) bir kaza sonucu ölmesinin tarihi değildir!
Bu tarih, Yahudi Terör Devleti’nin sayısız terör eylemlerinden birisidir! Bu tarih, İsrail Terör Devleti’ne karşı olanlara en büyük gözdağının tarihidir! Bu tarih, Davan Filistin ise Sonun Ölümdür mesajının tarihidir!
Nuri Killigil ve 27 kişinin şehit olduğu, Sütlüce Silah Fabrikası’nın kanlı bir terör eylemiyle tarih sahnesinden silindiği o tarihten sadece bir ay sonra...
Bir Cuma Günü...
Bir Nisan şakası gibi...
Resmi gazetenin 1 Nisan 1949 tarih ve 7171 sayılı nüshasında bir karar...
Karar Sayısı : 8942
“İsrail Devleti’nin derhal tanınması; Dışişleri Bakanlığının 24/03/1949 tarihli ve 35970/115 sayılı yazısı üzerine, Bakanlar Kurulunun 24/03/1949 tarihli toplantısında kararlaştırılmıştır.”
Ruhun şad olsun Nuri Killigil Paşa...
Ruhunuz şad olsun 2 Mart 1949 günü şehit olan kahramanlar...