Programın ilk etabında "Organik Tarım" konusu Eğitimci Fatıma Yılmaz Aydın tarafından gerçekleştirildi. Kendi yaşadığı Organik Tarım ve Ata Tohumu yetiştiriciliği sürecini, bu süreçteki kişisel deneyimlerini sohbet ortamında dinleyicilere aktaran Aydın, bu süreci sosyal medyaya taşıması hakkında da bilgiler verdi.
Bildiklerini sosyal medyada paylaşarak belirli bir kitleye ulaştığını belirten Aydın kendi balkonunda başlayarak birçok tohumluğa sahip bir çeşitliliğe ulaştığını belirtti. Doğala dönük, ilaçsız ve kimyasal gübre olmadan tarım yapma, tohum yetiştirme sürecini geliştirmeyi amaçladığını belirten Aydın, bunun için doğal tohumlar, işlenmemiş ürünler sağlamak için birçok kişiyle temasa geçtiğini söyledi. Türkiye ve yurtdışında ata tohumu yetiştiricileri ile tanıştığını belirtti. Yetiştirdiği her ürünü tohuma bırakarak çoğalttığını, zamanla kendi ürettiği tohumlardan ürün sahibi olduğunu söyledi. Türkiye’de kendi ata tohumları ile ürün üretmek isteyen kişisel üreticilerin belirli bir sayıya ulaştığını belirten Aydın, artık çeşitliliği artırmanın zamanı olduğunu, "bu toplumdaki bilinç, farkındalık sürecini çeşitlerimizi artırarak devam ettirmemiz gerekiyor" diyerek belirtti.
Aydın konuşmasında bahçe zararlıları ve yararlıları, balkonda - bahçede yetiştirilebilecek bitkiler üzerine bazı bilgiler, birlikte yetişen eş-kardeş bitkiler, bitkilerin başlarına gelebilecek durumlar, karşılaşabilecek sorunlar üzerine öneriler, Kastamonu şartlarında denenebilecek bitkiler, tohum alma, tohumluk nasıl olur, tohum ekme zamanı , tohum saklama yöntemleri, ilaç içermeyen, kimyasal içermeyen gübre nasıl sağlanır, nasıl kullanılır gibi birçok konuda bilgilerini, deneyimlerini, düşüncelerini paylaştı. Bu kendini geliştirme sürecini sosyal medyada paylaşıma dönüştürerek herkesin faydalanmasına dönük içerikler oluşturduğunu, bu paylaşım alanı sayesinde de birçok değişik kesimden kişiyle bir etkinlik paylaşım alanı doğduğunu söyledi.
Eğitimin ikinci aşamasında "Girişimcilik ve Online Pazarlama" eğitimleri gerçekleştirildi. Eğitimi Kastamonu Üniversitesi Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Tolga Ulusoy tarafından "Girişimcilik ve Online Pazarlama" konu başlığı altında verildi.
Ulusoy ilk olarak "girişimcilik nedir?" konusunu anlattı. Girişimciliğin risk almadan olmayacağını ama dibini göremediğimiz suya atlamanın da girişimcilik olmadığını, "dibini görebileceğiniz suya girin" sözleriyle özetledi. Girişimcilikte kadının farkına değinen Ulusoy, kadının Kastamonu'da ve Türk toplumundaki gücünün gayet belirgin olduğunu söyledi.
Ulusoy Güvenilir gıdaya erişimin günümüz şartlarında bir soruna dönüştüğünün altını çizerek "Bu imkan giderek azalıyor. Bu güvenceyi sağlamak ciddi bir pazara dönüşüyor. Bunu Kastamonu tat farkıyla kazanca dönüştürebiliriz." dedi. Kastamonu tat farkının, ürünlerinin diğer illerde karşılığı olduğunu o yüzden doğru bileşenleri sağlayarak ilimiz için güzel bir gelire dönüşebileceğini söyledi. "Biz yaşlanınca bize bakacak olan çocuklarımız, torunlarımız gıda sektörüne yönelmeli. Gıda kazandıracak bir sektör. Gelin en iyi bildiğimiz işi yapalım" dedi. Tek ürün odaklı çalışmanın yeterli ve gerekli olduğunu, üründe standartizasyonun önemli olduğunu belirten Ulusoy, "10 ürünün 10'uda aynı olacak. aynı ürün aynı şekilde yapılmalı, Gıdada en önemli şey hijyense ikinci olması gereken orjinallik. Kaliteli ürün bugün olmasa yarın, gelecekte para getirecek" dedi.
İnsanların gıdayla ilgili aklındaki sorunun "ben yediğim malın nasıl yapıldığını bilmek istiyorum" sorusu olduğu belirten Ulusoy temiz ve geleneksel tadı koruyan orjinallikte ürünün ülkemiz pazarında, özellikle büyük illerde karşılığı olduğunun altını çizdi. Mal kaliteliyse hizmet - sunum - üretimde kaliteli olmalı diyen Ulusoy "Beceri ve mesleki eğitimde eksikliklerimiz var. Birazda Kastamonu insanı olarak bir birikimimiz var, düzenimiz var o yüzden pek uğraşmaya gerek görmüyoruz. Tokuz. Gereği kadar uğraşmıyoruz. Bu fırsatı fark edip değerlendirenler, aracılar kazanıyor." dedi.
"Kastamonu’nun ürünlerinin, kalitesinin tadının pazarlama sorunu var" diyen Ulusoy, günümüz pazar şartlarında gerekli desteklerin profesyonel olarak alınması gerektiğini belirtti. Doğru platformlarda doğru sunum imkanlarıyla ürünün pazarda müşteriyi bulacağını belirtti. "Kendi ürünlerimizin orjinalliğini koruyalım ki para kazanalım, damak zevkimizi, el becerimizi yayalım" diyen Ulusoy Sarımsak pazarına ucuz maliyet - yüksek kazanç için farklı tohum, farklı bölge ürünü sokulmasını da eleştirdi. Bu durumun Taşköprü toprağının verimini uzun vadede düşüreceği konusunda uyardı. "Kendi has ürünümüzü korumalıyız. Bu her ürünümüz her markamızda böyle olmalı" dedi. Konuşmasını "bireysel olarak değil topluca bir gücüz. Bunun farkına varıp doğru adımları birlikte atmaktan geri durmamalıyız, yan yana durmanın bir mecburiyet olduğunu hatırlayıp ona göre davranabilmeliyiz" diyerek sunumunu tamamladı.
Eğitimler sonunda AKED Başkanı Suzan Avanoğlu kısa bir konuşmayla katılımcılara seslenerek katılımlarından dolayı teşekkür etti. Bu tür bilgilendirmeye - topluma katkı sağlamaya dönük etkinliklerinin süreceğini belirtti.
Program eğitimcilere teşekkür plaketi verilmesi ve katılımcılarla toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
(Haber Merkezi)
