Kastamonu’nun 2021 yılı “yapağı” üretimi “205.16” ton, işi gücü bıraktık, küçükbaş hayvanlardan ilkbahar mevsiminde bu kadar tüy kırktık ha…
İnandınız mı?
Hadi kırktık…
Kime sattık?
Kastamonulu üreticilerden yapağıları satın alan tüccarlar kime sattı?..
Yapağı yüklü kamyon gören oldu mu hiç Kastamonu sınırları içinde?
Kastamonu’da yapağı ticarethanesi gördünüz mü?..
Görmemek benin cahilliğim!
Üstelik yıllara sari “artan” bir üretim ve ticaret…
2017’de misal “145.99” ton.
İşin aslı ne peki?..
Çıktı olarak evet bu hesap üç aşağı beş yukarı tutuyor, 50 bin anaç koyun ve birer yavru üzerinden “il küçükbaş nüfusu” hesap edildiğinde, 3’er kilogram koyun başı yapağı ile “kağıt üzerinde” bilanço tamam.
Ancak…
Ticarete dönen bir yan yok.
Birkaç yıl önce Çankırı vesaireden gelen toptancılar topladı o kadar…
İlimizde bu sektör yok.
3 sene önce yapağının kilogramı “3 TL” idi…
Hadi bugün olsun “10 TL”.
Az sayıda hayvan varlığı olan vatandaş ne yapağısını kesip tüccara götürür ne de saklamanın gayretine düşer…
“Atık”.
Bu arada zordur yapağı kırpmak…
“Peruk” misali tek parça çıkarabilmek her kırpıcının harcı değildir.
Her neyse…
Evet, ilimizde iddia edildiğinin “altı ve üstü” miktarda yapağı varlığı var ancak ekonomiye kazandırılamıyor, doğrudan “atık”.
Kağıt üzerinde yapağı hesap etmek yerine…
Bu yapağının ekonomiye girdisini sağlamaya çalışmak daha gerekli değil mi?
“Değil”…
Mevcut durum öyle.
Not: İlimizin “2012-2021” dönemini kapsayan “10” yıllık “orman yangını” tablosunu inceledim, ilginç, sadece “Karadere” bölgesinde çıkan yangın sayısı “5” ilçenin toplamına bedel…
“105” orman yangını.
Pandeminin hüküm sürdüğü 2020’de dahi “22” yangın…
İnsan etkisi yok mu diyelim yangınlarda?
“10” yılda toplam “122” yangınla il şampiyonu “Taşköprü”…
Pandemili “2020” yılında “18” yangın.
Orman yangınlarını “en az yaşayan” ilçemiz orman varlığının yoğunluğu ile dillere desten “Pınarbaşı”…
“10” yılda sadece “16” yangın.
“Merkez” ilçe “az değil”…
“112” yangın.
Toplamda “791” orman yangını geçirmiş ilimiz…
Yanan alan “2.242,167” birim.
Sürdürülebilir bir hal midir bu?..
Pek “sürdürülebilir” değil.
Hele hele “Karadere” ve “Taşköprü” özelinde…
Özelliği nedir bu iki bölgenin?
Not 2: Bugün “24 Kasım”…
Günlerden yine “Gazi Mustafa Kemal Atatürk”.
12 Eylül askeri darbesinin belki de yaptığı tek hayırlı iş…
1981 yılında aldığı karar ile “24 Kasım” gününü “Öğretmenler Günü” ilan etmesi.
“24 Kasım 1928” tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan “Millet Mektebi Talimatnamesi”, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü “Başöğretmen" olarak yasalaştırmıştı, “tarihi” karar…
O günün anısıdır bugün.
“Millet Mektepleri”…
Kastamonu’daki örneklerini epey yazdık yeri geldiğince.
Eğitim seferberliğidir…
Bir milletin okuryazarlıkta “100 metre” koşusudur.
Var olsun…
Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emeği.
Kutlu olsun…
Eğitim ve öğretim hevesim baki kalsın.