Şehirler nasıl kalkınır ve gelişir?

Abone Ol

Evvela siyasetten ari olmak lazım, şehrin tüm kesimlerinin yek yumruk olması elzem, elbette proje ve hedefler sütununda “yönetimde devamlılık” esas…

Kastamonu’da şu an eksik olanların külliyatı tüm bunlar.

Ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme niyeti olan şehirlerin hikayesi üç aşağı beş yukarı aynıdır…

“İmece”.

Siyasete kurban etmeden…

Şehri belirlenen hedefe yöneltmek.

Kastamonu’da eksik olan bu…

Şehir siyasete kurban ediliyor.

“Tuzu kuru” bir çoğunluk var…

Şehir umurlarında değil.

“Kastamonu aidiyeti” olmayanları da eklediğinizde…

Ortaya “soğuk bir çorba” çıkıyor.

Bu kafa ile “geri gidilir”…

Bu hazin kaderin kurbanıyız.

Not: YÖK Başkanı “uluslararası arenada görünürlülüğünüzü artırın” komutları veriyor rektörlere, bizim üniversitemiz de bu yolda emek harcıyor, “Asya’nın en iyi üniversiteleri arasında yerimizi almışız” misal…

Türk üniversiteleri arasında neredeyiz?

“Popüler programların Mezun Memnuniyeti 2023” başlıklı bir araştırma var örneğin…

Ya popüler programlar üniversitemizde açılmamış ya da açılanlarda “ilk 10” içinde yokuz.

“11’inciyizdir” belki…

Tarih ilk 10’ları yazıyor ama.

“Üniversite Araştırmaları Laboratuvarı” yayımı…

Prof. Dr. Engin Karadağ ve Prof. Dr. Cemil Yücel işbirliği.

Kısaca önsöz alalım…

“Bu araştırma, lisans düzeyinden 2017-2022 yılları arasında mezun olan öğrencilerinden geri bildirimler toplayarak Türk Yükseköğretim Sisteminin gelişimine katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Mezunların öğrencilerinin deneyimlerini ve memnuniyetlerini anlama, öğrenci deneyimini zenginleştirmek ve üniversiteleri daha öğrenci merkezli olma yolunda bir yol gösterici olması açısından önemlidir. Araştırmada elde edilen bulgular üniversitelerin gelişim ve duyarlılıklarını artırmak için veri sağlamak amacıyla kamuoyuyla paylaşılmıştır.”

“Popüler programlar” ne ola?..

“Arkeoloji, Beslenme ve Diyetetik, Bilgisayar Mühendisliği, Diş Hekimliği, Eczacılık, Elektrik-Elektronik Mühendisliği, Endüstri Mühendisliği, Fizyoterapi ve Rehabilitasyon, Görsel İletişim Tasarımı, Hemşirelik, Hukuk, İç Mimarlık, İktisat, İngiliz Dili ve Edebiyatı, İşletme, Mimarlık, Moleküler Biyoloji ve Genetik, Psikoloji, Radyo, Televizyon ve Sinema, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi, Tıp, Turizm İşletmeciliği, Turizm Rehberliği, Türk Dili ve Edebiyatı, Uluslararası İlişkiler.”

Kimi program üniversitemizde yok…

Kiminin adı var öğrencisi yok.

Tüm programlarda ilk 10’a baktım…

Kastamonu Üniversitesi yok.

Mezun değerlendirmesi bir nevi asıl karnedir…

Yönetimin dikkatine.

Not 2: “Dünya Aşı Haftası” geride kaldı…

Farkındalık açıklamaları ile geçti gitti hafta.

Ülkemizde çocukluk döneminde 13 hastalığa karşı aşı uygulanıyor…

“Difteri, Boğmaca, Tetanoz, Kızamık, Kızamıkçık, Kabakulak, Tüberküloz, Çocuk Felci, Hepatit-B, Hepatit A Suçiçeği, Haemophilus İnfluenzae Tip B ve Pnömokoka Bağlı Hastalıklar”.

(“Çocuk Felci” (Polio) için üyesi bulunduğum bir sivil toplum örgütünün (UR) dünya yüzünde verdiği emsalsiz çabanın şahidi ve emekçisiyim…

Çok şükür sonu bulundu.)

Aile hekimlikleri verileri üzerinden az yazı yazmadım “aşı reddiyesi” üzerine…

Küçümsenmeyecek bir oran.

(Vaktinde il sağlık müdürlüğünün ilgili birimini telefonla aradım…

Aşı reddi yapıldığından bilgileri olmadığını söylediler.)

Aşı reddi…

Kişisel tercih değil toplumsal bir sorumluluktur.

İnsan hakkı değil…

Toplum hakkıdır.

Misal…

Günümüzde ilimizde aşı reddi oranı nedir?  

Aşılamada ne durumdayız?..

Aşı reddinin sosyolojik kökeni ne?

Önüne geçmek için ne yapıyoruz?..

Farkında mıyız?