Kastamonu Olimpiyat Hazırlık ve Kamp Eğitim Merkezi'nde hazırlıklarını sürdüren Ecem, başarılarına yenisini eklemek ve engelliler için çalışmak istiyor. Spor kariyerine atletizm ile başlayan Ecem, 18 yaşında yüzde 95 oranında görme yetisini kaybetti. Daha sonra judoya yönelen Ecem, dünya ve grand prix şampiyonalarında birincilik, ikincilik ve üçüncülükler elde etti. Avrupa Şampiyonası'nda da ikincilik ve üçüncülükleri bulunan Ecem, 2016 Rio Olimpiyatları'nda da üçüncü oldu. 2020'de Tokyo Paralimpik Oyunları'na da katılan Ecem, burada sakatlanarak yaklaşık bir buçuk yıl tatamiden uzak kaldı. Daha sonra tekrar çalışmaya başlayan Ecem, Kastamonu Olimpiyat Hazırlık ve Kamp Eğitim Merkezi'nde Paris 2024 Paralimpik Oyunları'na hazırlanıyor.
Ecem, olimpiyatlardan altın madalya ile dönmek için çalışmalarını yoğun şekilde sürdürüyor.
Ecem Taşın Çavdar, AA muhabirine, spor kariyerine atletizm ile başladığını söyledi.
Görme ile ilgili 18 yaşına kadar herhangi bir sorununun bulunmadığını ifade eden Ecem, "Benim daha önce görme engelim yoktu. 18 yaşından sonra siyah noktalar ortaya çıktı ve görmemeye başladım. Şu anda yüzde 95 görmüyorum." dedi.
“JUDODA GÖRME ENGELLİLERDE OLMASI ÇOK GÜZEL”
Görme engeli ortaya çıktıktan sonra atletizmi bıraktığını belirten Ecem, judoya yöneldiğini belirtti.
Judoyu çok sevdiğini vurgulayan Ecem, şunları dile getirdi: "Judo antrenmanlarını gördüm ve çok hoşuma gitti. Mindere girince benim için daha zevkli olduğunu hissettim. Dövüş sanatlarını seviyorum. Judo görme engellilerde var. Minderde kendimi ifade edebileceğimi düşünüyorum. Judonun görme engellilerde olması çok güzel. Ben üniversiteyi judo sayesinde okudum. Millilik bursları ile beraber okuluma devam ettim. Millilikten atandım ve spor uzmanı olarak devam ettim. Şu anda spor uzmanıyım."
“ENGELLİ BİREYLERİ SPORLA HAYATIN İÇİNE KATMAK İSTİYOR”
Paris 2024 Paralimpik Oyunları'na yönelik hazırlıklarını sürdürdüğüne işaret eden Ecem, "En son 2020 Paralimpik Oyunları'nda çapraz bağlarımı koparttım. Şu an kotada 2. sıradayım ve Paris 2024'e gidiyorum. Eğer orada altın madalya alırsam, antrenör ya da spor uzmanı olarak devam ederim. Çok fazla çalışmayan ya da evde oturan engelliler var. Evde oturdukça insanın psikolojisi bozuluyor. Daha çok depresif hale geliyor. Ben bu engelli çocukları ya da gençleri spora bağlamak için projeler yapmayı düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.