Panelde, Kastamonu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Atalan, İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Temel Yeşilyurt ve İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Albayrak konuşmacı olarak yer aldı. Panelin başkanlığını üstlenen Prof. Dr. Mehmet Atalan, sözü ilk olarak Prof. Dr. Temel Yeşilyurt’a verdi.
Yeşilyurt, konuşmasında FETÖ’nün yapısının ve yapılanmasının 1970’li yıllarda başladığını belirtti. O dönemde fazla tanınmayan bu yapının, "ılımlı İslam" kavramını kullanarak kendini meşrulaştırmaya çalıştığını ifade etti. FETÖ'nün yasa gereği Cumhuriyetle birlikte kapatılan tarikatlara atıf yaparak "ılımlı İslam" kavramını bilinçli olarak kullandığını söyledi. FETÖ’nün içinde yaygın olarak kullanılan kod adları ve kimlik dışında kullanılan takma adların, bu yapılanmanın gizliliğine vurgu yaptığını belirten Yeşilyurt, adalet, hakkaniyet ve liyakat gibi kavramların FETÖ açısından anlamsız olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Mehmet Atalan ise konuşmasında, FETÖ’nün kendini din ve peygamberle özdeşleştirerek içeriye sızdığını belirtti. Müslümanların Kur’an-ı Kerim’i esas alarak peygamberi model almaları gerektiğini ifade eden Atalan, FETÖ’nün zihniyetinin ötekileştirme zihniyeti olduğunu vurguladı. Kur’an’da farklılıkların zenginlik olarak kabul edildiğine değinen Atalan, FETÖ’nün çocukları iş vererek polis ve asker yapmasının haksızlık olduğunu anlattı. Konuşmasının sonunda Prof. Dr. Mehmet Atalan, FETÖ’nün dini bir yapı olarak nitelendirilemeyeceğinin altını çizdi.
Panelde son olarak söz alan Prof. Dr. Ali Albayrak, FETÖ’nün rüya kavramından nasıl yararlandığını aktardı. Albayrak, FETÖ’nün insanları nasıl şahsiyetsizleştirdiğini ve robotik bireyler haline getirdiğini anlattı. FETÖ’nün rüya kavramını suistimal ederek, insanları gerçek dışı hayallerle kandırıp kendi amaçları doğrultusunda yönlendirdiğini belirtti.
