TV366 ekranlarında yayınlanan ‘Seçim Özel’ programında Erkan Yılmaz’ın konuğu İyi Parti Kastamonu Milletvekili adayı Ahmet Katar oldu. Katar milletvekili adayı olma sürecini değerlendirirken şu sözleri kullandı:
“Yıllar önce hayvan otlatırken bugün Kastamonu'da milletvekiline aday oluyoruz. Ben bir köy çocuğuyum ve köyün sorunlarını bildiğim için, köylünün sorunlarını bildiğim için aday oldum. Esnafım; sabah iş yerini açıp akşama kadar çalışıp akşam siftah edemeyen esnaflar için yola çıktım. Kamuda işçilik yaptım. Köy Hizmetleri’nde 23 yıl tornacılık yaptım. Ustayım ve işçinin sorunlarını bildiğim için yola çıktım. Emekliyim, emeklinin de sorunlarını bildiğim için yola çıktım. Sivil toplum örgütü başkanlığı yaptım ve sivil toplum örgütlerinin, vakıfların sorunlarını dile getirmek için yola çıktım. Bütün Kastamonu beni sanayici olarak biliyorlar. Bir fabrikanın kurulmasının ne kadar zor olduğunu biliyorum, sanayicilerin sorunlarını çözmek için; Kastamonu'yu sanayi şehri yapmak için yola çıktım."
“KASTAMONU’NUN SORUNLARINI ÇÖZMEK BENİM İÇİN FARZ OLDU”
“Kastamonu coğrafyası çok geniş. Şehrimizin Merkez ilçe hariç 19 tane ilçemiz, 13 bin kilometrekare yüzölçümü var. Bunun 10 bin kilometrekaresi ormanlarla kaplı o kadar dağlık bölgelerdeyiz, coğrafyamız o kadar yoğun ki bu coğrafyada 19 ilçeye yetişme şansımız yok.
Ziyaret ettiğim yerlerde insanlara sordum Kastamonu’ya gidip gidemediklerini sorma fırsatı buldum. Dediler, hastamız olsa merkeze ulaşmak çok zor, mesafeden dolayı. Vatandaş, köyden Kastamonu’ya geliyor ve muayene oluyor. 2017 yılında Doğanyurt ile Şenpazar arasına bir yol yapılmış ve yolun tamamı 27 km. Bu yolun 4 kilometresi asfalt yapılmış. Tam tarihini hatırlamıyorum ama bu yol daha sonra kaldırılmış. Hatta o zaman geldi yetkililere Doğanyurt unutulmuş mu?, Cezalandırılıyor mu yoksa rant mı var diye sordum ve Karayolları Bölge Müdürlüğü’müzün Kastamonu’da olmasına rağmen hâlâ da cevap alamadım. Pınarbaşı’na gidiyorsunuz, Pınarbaşı'nda da yol sorunumuz var. Pınarbaşı’nda vatandaşlarımız sadece resmi işlerden dolayı Kastamonu'ya geliyor. Köylerimize gidiyoruz, onlar daha da sorunlu. Bu kısa sürede bunları öğrendim ve siyasete girmemde daha bir heyecan yarattı. Çünkü, Kastamonu ve Kastamonuluların sorunlarını çözmek benim için farz oldu. Meclise de vatandaşların teveccühüyle seçilirsek gideceğiz. Ankara’da, Kastamonu’nun sorunlarını en iyi şekilde, en güçlü şekilde duyuracağım. Kimsenin şüphesi olmasın.”
“ASGARİ ÜCRETİ 20 BİN LİRA YAPSAK NE OLACAK?”
“Esnafa gidiyorsunuz. Esnaf şikayetçi. ‘Siftah edemeden kapatıyoruz’ diyorlar. Esnaf siftah edemezse nasıl geçinecek? Kiralar almış başını gitmiş. Asgari ücretten de şikayetçiler. Devletin sadece 8 bin 500 lira asgari ücretinden değil, bunun vergisi, tazminatı, izni 15 bin liraya geliyor. İşveren zor durumda diyoruz. Çünkü küçük esnaf para kazanamıyoruz, paraları da ödeyemiyoruz diyor. Aynı sorunun işçi tarafından bakarsak asgari ücret 8 bin 500 lira. Ev kiraları olmuş 4 bin 5 bin lira. Peki bunlar insanlar nasıl geçinecek? Ben hatta diyorum ki aslında ücreti 8 bin bırakın, 20 bin lira yapsak ne olacak? 20 bin lira yapsak bile insanların bugün ev araba alma şansları yok. Üniversitede bir de çocukları okuyorsa geçinmelerinin imkanı yok. Ülkemizde aynı şekilde emeklinin de sorunları var. Emekli 7 bin 500 lira maaş alıyor ve başka geliri yoksa bununla geçilmesi de zor. “
“BEN MEMNUN OLAN VATANDAŞ GÖRMEDİM”
“Aslında sorunların boyutu oldukça büyük. Ben memnun olan vatandaş görmedim” diye konuşan Katar, sözlerine şöyle devam etti:
“Sanayici yanına gidiyorsunuz, sanayici girdilerden şikayetçi. Bakıyorsun, memur da aynı konumda. İşçiye bakıyorsun, işçi aynı durumda. Esnafa bakıyorsun; esnaf aynı durumda. Emekliye bakıyorsun; emekli aynı durumda. Demek ki bu sistemde bir yanlışlık var. Şu anda Kastamonu’da yaşayan hiç kimse hayatından memnun değil, herkes şikayetçi ve bu sorunları çözmek gerekir diye düşünüyorum.."
“TOSYA VE KASTAMONU SANAYİSİ ENTEGRE OLMALI”
Lojistik olmadan hiçbir yerin kalkınma şansı yok. Kapı sektöründe dünyayı kendisini kanıtlamış, tarımda da pirinci ile kendisini Türkiye'ye tanıtmış bir ilçemiz olan Tosya ve sanayisi ile Kastamonu sanayileri arasındaki yolun acilen yapılıp birbirlerine entegre olması gerekiyor. Bu iki sanayiyi birleştiremezsek başarma şansımız da yok. Eğer başarabilirsek; böylece kümelenme meydana gelecek ve ihracatımız artacak aynı zamanda istihdam olacak.
“FABRİKA OLMADAN ASAYİŞ OLMAZ”
“Fabrika olmadan istihdam olmaz, ekonomi olmaz. Fabrikalar olmadan kalkınma olmaz. Fabrika olmadan asayiş bile olmaz. Kimse asayişten bahsetmiyor ama işi gücü olan vatandaş, aile kurar, evine işine gider, kendisine hayat kurar.
İnebolu ilçemiz bizim Türkiye'nin tek istiklal madalyası sahip ilçesi. Burada Ilgaz tüneli yapıldı, yapanlardan Allah razı olsun, teşekkür ediyoruz ama ilgaz tüneli'nin yapılmasının esas amacı; Kınık tüneli, inebolu yolu ve limandır. Mersin'den çıkan tarım ürünlerimizin buradan gelip gemiyle Karadeniz ülkelerine ihracatı için yapıldı. Eğer biz bunu yaparsak o zaman ne olacak? Kastamonu bir lojistik merkezi olacak. Ve şu an tren yolundan bahsediyoruz. O zaman tren yolu gerekliliğimiz doğacak ve karayolu yetmeyecek, sanayimiz gelişmiş olacak İnebolu yolu tamamen sanayi bölgesi olacak. İş yerleri açılacak, işte atölyeleri açılacak. Küçük işletmeler açılacak, sosyal alanlar açılacak. Bu yolun acilen bitirilmesi gerekiyor. Kısacası inebolu limanı ve inebolu yolu, bu tünelle ılgaz tüneli ve iç anadolu'ya açılan kapı akdeniz'e açılan kapı. Bu yolun acilen tamamlanması gerekiyor. “
“DADAY KÖY HALİNE GELMİŞ”
“Karadeniz sahil yolumuz bizim, Kurucaşile ilçesine kadar gelmiş orada kalmış. Acaba bu dozerler diyorum, buraya girmiyor mu? Kastamonu’nun gelişmesi için acilen bu yolun açılması gerekiyor. Sadece İnebolu değil, Kastamonu’nun genelinde yolların yapılması gerekiyor. Daday’ın yolu seçim zamanı hızlanmış olsa da yıllarca yapılamadı. Daday köy haline gelmiş. İstiklal madalyalı ilçemiz, her geçen gün kan kaybediyor, köy haline geliyor. Çatalzeytin’de yolumuz yok, Abana’da yolumuz yok, en büyük ilçelerimizden Tosya’nın yolu yok. Kastamonu’nun bu yönden sahipsiz bırakıldığını düşünüyorum.”
“DOKTOR SAYISI YETERLİ DEĞİL”
Katar; “Bir tane devlet hastanemiz var, doktor sayısı yeterli değil. Yatak sayımız yeterli değil. Yoğun bakım üniteleri yeterli değil. Devlet Hastanesine gidiyorsunuz, doktor diyor ki hastayı ameliyat etmemiz lazım ama yoğun bakımda yerimiz yok diyor. Ne olacak bu? Yazacağız, nereye çıkarsa oraya sevk edeceğiz. Böyle bir şey olur mu? Türkiye’deki en yaşlı nüfuslardan biri Kastamonu’da. Kastamonu nüfusu 380 bin. Şu anda ben Kastamonu genel nüfusuna bakıyorum ve 1 milyon 500 bin civarında ve en az 1 milyon kişi Kastamonu'yla irtibatını kesmemiş. Bunlar şehre girip çıkıyorlar, yazın geliyorlar, kışın geliyorlar ve yazın köylerinde ikamet ediyorlar. Devlet hastanemizin altında Kastamonu Üniversitesine ait bir hastanemiz var, buraya Çocuk ve doğum bölümünü açalım ve hastanemizi de rahatlatalım. Eski Devlet Hastanesi yeri var, ben ısrarla diyorum ki çocuk ve doğum bölümünü oraya yapalım hemen hastalarımızı sevk edelim.” Dedi.
“BANA GÖRE SORUNUN TAMAMI SİYASETÇİLERDE”
“Hastaneye, arabanı park edeceksin park alanı sorunu var. Dön dön buldun bir yer ve aracını parkettin, hastaneye yaya nasıl yürüyeceğini, hastayı düşünen yok. Yeterli sosyal alanımız olmadığı için buraya gelen doktor da burada kalmıyor. Demek ki bu şehirde bu sorun var. Ratlarda mı? Siyasetçiler de mi? Bana göre bu sorunun tamamı siyasetçiler de, yani kastamonu'nun orada çok sorunu var ki nereye gidersen aynı.”
“DAHA DÜN İL OLAN KARABÜK’TE 3. ÜNİTE VAR”
“Bakın burada çok enteresandır bizim bebek yoğun ünitemiz şu an ikinci ünite. Daha dün il olan Karabük'te üçüncü ünite. Buradan hastalarımızı bebek yoğun bakım için Karabük’e kadar gönderiyoruz. Şimdi bunun sorumlusu kim? Sorumlusu idareciler mi, başhekim mi yoksa siyasetçiler mi? Ben bunun sorumlusunun da yine Kastamonu’yu yöneten siyasetçiler olduğunu düşünüyorum.”
“KÖYE DÖNÜŞ PROJESİ YAPMAMIZ LAZIM”
“Devlet tarıma mutlaka destek verecek. Hep tarım diyoruz ama insanları kırsalda tutmak için uğraşmamız gerekiyor buna bakmalıyız. İnsanlar köyden şehre göç etmiş. Göç eden insanlara nasıl tarım yaptıracaksın ki. İnsanların köye yeniden dönüşünü sağlayacağız. Her köye bir veteriner atayacağız, her köye bir ziraat mühendisi atayacağız aynı zamanda da köyde kalan herkesin de BAĞKUR’unu devlet olarak ödeyeceğiz. Ödemezsen köyde kimse kalmıyor zaten. İnsanların köyden kente göç etmesindeki en önemli etkenlerden biri, bir sigortası bir güvencesi olması isteği.
Ben köyde büyüdüm ve en büyük sorunlarını anlatmaya çalışıyorum. Biz her cuma akşamı istiklal marşı eşliğinde göndere Türk bayrağı çekerdik ve her cuma pazar sabahı da yine istiklal marşı eşliğinde göklerden Türk bayrağını indirildi. Ve okula giderdik, anımızı söylerdik, Türk'üm, doğruyum, çalışkanım diye. Bunu niye anlatıyorum biliyor musunuz? Ve şu an biz milli kimliğimizden uzaklaşıyoruz. Aslında şu an bizim anlı şanlı bayrağımız, köylerimizde dalgalanmıyor ve okulları kapattık. Taşımacılık sistemiyle, köy okullarını kapatarak, köyleri de kapattık. Sen buradaki 6 yaşında, 7 yaşında çocuğu Kastamonu'ya getirirsen; o çocuk bir daha köye dönmez, arkasındakiler de köyde nesi varsa satar Kastamonu’ya gelir. Bunun için de köye dönüş projesi yapmamız lazım, kırsalı üretime katmamız gerek. Hem köydeki bu eğitim sistemini çözeceğiz, köy okullarını açarak köye dönüşü sağlayacağız hem de tarıma da devlet desteği vererek üretime katkıda bulunacağız. Bunları yapmazsak da köye dönüş olmaz kesinlikle.”
“TÜRKİYE’DE TERÖRLE İLİŞKİSİ OLMAYAN TEK PARTİ İYİ PARTİ’DİR”
Türkiye’de terörle ilişkisi olmayan tek parti İyi Parti'dir. Senin teröristin iyi benim teröristim kötü böyle bir şey yok. Bu ülkenin bölünmez bütünlüğüne, bayrağına, İstiklal marşımıza karşı olan herkes teröristtir. İyisi kötüsü olmadan, hepsi teröristtir.
“SELAHATTİN DEMİRTAŞ TERÖRİSTTİR”
“Sahada karşılaşıyoruz ve bize diyorlar ki, bunlar HDP ile beraber. Ne beraberliği? Ben diyorum ki HDP eşittir PKK ve Selahattin Demirtaş da teröristtir. Ben bunu her gün meydanlarda bağırıyorum, bizi bunlarla kimse ilişkilendirilemez. HDP milletvekili, teröristtir. Teröristlere sen dağda ne arıyorsun bunlar mecliste, dokunulmazlıklarını kaldır da yargıla. Eğer benim mensubu olduğum parti sana destek vermiyorsa ben bugün de istifa etmeye hazırım.
Bizim İyi parti olarak; terörle, teröristle ilişkimiz yoktur. Genel başkanımızın da benim de kırmızı çizgimizdir. Genel başkanımızın geçen kendi konuşmasını söylediği gibi teröristin elinden tuttuysam ya da tutacaksam Cumhuriyet meydanında bileklerimi keserim. Ben de buradan bu yayında bu sözü veriyorum.”
“BELEDİYE BAŞKANI İLÇEDE KALMIYOR”
“Devrekani neden gelişmiyor çünkü lokanta yok, restoran yok, otel yok, kafeterya yok işte diğer mağazalar yok eksik dedim ki ya kardeşim yani burada bize getiriyoruz. Burada oradaki memurları, müdürleri. Artık Kastamonu’dan öğretmenler günü birlik gelip gidiyorlar. Bir anda şu aklıma geldi söyleyeyim, Belediye Başkanı bile ilçede kalmıyor. Şehirde yaşayan belediye başkanı ilçesinde kalmıyorsa, kim kalacak?
“İNANMADIĞIM HİÇBİR YOLA ÇIKMADIM”
“Kastamonu'nun sorunlarını çözmek için çıktığım yolda, şu ana kadar yaptıklarımın hepsi inandığımız için ve siyasete de inanarak başladık. Çalışmalarımızla da Kastamonu’da, tüm siyasi partilerde heyecan yarattık ve halkımıza kendimizi anlatmaya çalıştık. inanmak, başarmanın yarısıdır. Bizim partimiz yeni kurulan bir parti ve ben iş adamıyım, sanayiciyi köy çocuğuyum, emekliyim. Toplum içinden çıkan birisiyim. Onun için de kendimizi tanıtmamız gerekiyor. Kendimizi anlatmamız gerekiyordu. Tüm ekibimle beraber tüm arkadaşlarımızla beraber gece gündüz, özellikle kadın kollarımız, gençlik kollarımız olsun, yönetim kurulu üyelerimiz, partimizde gönüllü arkadaşlarımız köy köy, insan insan, en ev dolaşarak ulaşmaya çalıştı. Bizim de bu işi bu kadar hızlı yapmamıza sebep oldu ve her gittiğimiz yerde ilgi alaka gördük. Her gittiğimiz noktada insanlarda dertlerini dinledik ve dertlerine derman olduk. Ekip olarak başaracağımıza inanıyoruz. İnanmadığım hiçbir yola çıkmadım ve inanarak çıktığım bu yolda Kastamonu'dan da milletvekili çıkaracağımıza inanıyorum. Büyük bir oranla sandıkları patlatacağız. İnsanları görüyorum, ilgilerini görüyorum ve birçok kişinin ummadığı bir sonuç alarak, sahada gördüklerimizin neticesinde Kastamonu'dan İyi parti kesin olarak 1, belki 2 tane milletvekili çıkarabilir.”
“GMG KASTAMONUSPOR, SPORCU ÜRETEN BİR TESİS HALİNE GELMELİ”
GMG Kastamonuspor’un üreten yani sporcu üreten bir tesis haline getirmemiz lazım diye konuşan Katar sözlerine şöyle açıklık getirdi:
“Kastamonu’nun altyapısını güçlendirerek, altyapıdan futbolcu geliştirmeliyiz. Eğer futbolcu yetiştirirsek eğer hem Kastamonu'dan sporcu transferi yaparız hem de 1. Lig’e çıkarız ama bunu kesinlikle Kastamonuspor altyapısından, gençlerimizi alarak başarabiliriz. Dışarıdan gelen futbolcularla yıllardır deniyoruz ve başaramadık. GMG Kastamonuspor buradan çıkmalı ve bir marka haline gelmeli.”
“TÜM İLÇELER ÜVEY EVLAT, KASTAMONU ÜVEY EVLAT”
Katar; “ Nereye gitsek; 'Tosya üvey evlat mı? Daday üvey evlat mı?' diye tepkilerle karşılaşıyoruz. Bence Kastamonu tüm ilçeleriyle beraber, Merkez ilçe dahil tamamı üvey evlat. Kastamonu sahipsiz ve inşallah 14 mayıs pazar günü inşallah Kastamonu sahipsizlikten kurtaracağız ve Kastamonu sesi olacağız, bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.” Dedi.
“BURASI EVLİYALAH ŞEHRİ”
Katar, Kastamonu’nun ‘Evliyalar Şehri’ olmasının altını çizerek inan turizmi konusuna değindi. Katar; “Şeyh Şaban-ı Veli’de anma törenleri düzenlemeli ve buraları tanıtmamız gerektiğin düşünüyorum.
Kastamonu'da aynı zamanda inanç turizminin de böylece artacağını düşünüyorum ve bunu da öncüsü olacağımdan kimsenin şüphesi olmasın.” İfadelerini kullandı.
“KASTAMONU TARİH YAZACAK”
Katar seçim süreciyle ilgili sözleriyle noktalarken, açıklamaları şöyle oldu:
“Bu seçim sürecinin Kastamonu halkına, Kastamonulularımıza hayırlı olmasını temenni ediyorum, inşallah pazar sen itibaren 15 Mayıs'tan itibaren Kastamonu’muzun yeni seçilen arkadaşlarımızla beraber hak ettiği yerde olacağını düşünüyor, sahipsizliğinden kurtulacağına inanıyorum. Seçimin halkımıza hayırlı olmasını temenni ediyor ve Kastamonu tarih yazacak diyorum.”
Bugün(Cumartesi) günü saat 16.00 ile 18.00 arasında yürüyüşlerinin olacağını belirten Katar, partililerini, destek veren herkesi davet ettiğini sözlerine ekledi.