İlçeler

Kastamonu'nun meşhur manevi efsaneleri: CİDE

Kastamonu'nun Cide ilçesi, tarih ve doğa zenginliklerinin yanı sıra içinde barındırdığı efsanelerle de dikkat çekiyor. İşte Cide’nin maneviyatını ve tarihini anlatan o efsanelerden bazıları..

Abone Ol

Kastamonu'nun Cide ilçesi, tarih ve doğa zenginliklerinin yanı sıra içinde barındırdığı efsanelerle de dikkat çekiyor. İlçenin her köşesinde anlatılan hikâyeler, yerel kültürün derinliklerini gözler önüne seriyor. İşte Cide’nin maneviyatını ve tarihini anlatan o efsanelerden bazıları:

CİDE’NİN İSMİNİN KÖKENİ
Cide’nin adının nereden geldiği tam olarak bilinmese de Arapça’da “boğaz” anlamına gelen “cid” kelimesinden türediği rivayet edilir.

SEYİR TEPESİ
Efsaneye göre, bugün Seyir Tepesi olarak bilinen bu noktada, bir anne her sabah sakat çocuğunu sırtında tepeye taşırmış. Çocuk, tepenin en yüksek noktasına çıkıp etrafı seyretmeden ağlamayı bırakmazmış. Anlatılanlara göre, bu nedenle buraya Seyir Tepesi adı verilmiştir.

DURSUN YERİ TEPESİ
Cide’deki Dursun Yeri Tepesi, adını Cenevizlilere dayanan bir hikâyeden alır. Türkler, bölgeyi fethettiklerinde, direnen bir Ceneviz askeri saklandığı tepede bulunmuş. Askerin yaralı olduğunu gören Türkler, “Buna dokunmayalım, burada dursun” demiş. Bu olaydan sonra tepeye Dursun Yeri adı verilmiş.

GİDEROS KOYU
Cide merkeze 11 km uzaklıktaki Gideros Koyu, hem doğal güzellikleri hem de efsaneleriyle bilinir. Rivayete göre, Amazon kadınlarının burayı bir site devleti olarak kurduğu söylenir. Başka bir hikâyede ise Amasra Tekfuru’nun kızı Amastris, kocasına düğün hediyesi olarak bu koyu verir ve koyun adı kocası Ktaraos’tan gelir.

KILIÇLI MAĞARASI
Kılıçlı Mağarası, köklü bir efsaneyi barındırır. Rivayete göre, mağarada yaşayanlar kendilerini korumak için bir kişinin ağırlığını taşıyabilecek ince çıtalar kullanarak bir yol yapmış, yolun altına da kılıçlar yerleştirmiş. Böylece tanımadıkları biri geldiğinde çıtalar kırılır, gelen kişi kılıçların üzerine düşermiş.

KAVLAN AĞACI EFSANESİ
Bu efsane konusunu Cide ilçesinde yer alan Kavlan Ağacı’nın çevresinde geçmektedir. Efsaneye göre Kavlan Ağacı’nın önünde toplanan üç eren zattan ismi hatırlanan ikisinden biri Cide müftüsü Şeyh Hüseyin Efendi bir diğeri Ormanoğlu İmam Molla Mehmet’tir. Bu zatlar önlerine bir örtü yayar ve bir yarış içerisine girer. Yarışmanın amacı en çok çeşit yiyeceği kimin toplayıp örtüye bırakacağı üzerinedir. En çok çeşidi Şeyh efendinin gaipten getirdiği rivayet edilir.

KODAKOĞLU MAHALLESİ
Bu efsane konusunu Cide ilçesinde yer alan Kodakoğlu mahallesinden almaktadır. Efsaneye göre Cide’nin Eşek köyünde yaşayan köy ahalisi köyün isminden ziyadesiyle rahatsızdır. Bu doğrultuda köy heyeti bu ismi değiştirmek üzere toplanır ve köyün ismini sıpa anlamına gelen Kodakoğlu ile değiştirir. Heyet azalarından birinin eşi buna müteakip değişen köyün isminin ne olduğunu sorar. Kodakoğlu olduğunu öğrenince, “siz ne yaptınız böyle o da büyüyünce eşek olacak” der.

(Serkan KEBECİOĞLU)