Kastamonu Merkez Hepkebirler Mahallesi’nde bulunan ‘Ömür Bıçak Atölyesi’ işletmecisi 42 yaşındaki Ömür Hasanbeyoğlu, kişiye özel tasarımlarla yaptığı bıçaklarını çeşitli ülkelerdeki bıçak koleksiyonerlerinin beğenisine sunuyor.
“BU BENİM OLMALI DİYORDUM”
Üç yıldır bu mesleği yapan Hasanbeyoğlu; “Çocukluğumdan beri bıçak görünce dayanamam. Bu bıçak benim olmalı diyordum. Bir gün ‘ben neden bıçakçı olmayayım?’ dedim. Sonradan da bu mesleğe başladım. Mutluyum.” İfadelerini kullandı.
Hasanbeyoğlu sözlerine bu iş için Sivas’ta kısa bir süre eğitim aldığını da ekledi.
DÜNYANIN HER TARAFINA GÖNDERİYOR
Yaptığı bıçakları dünyanın her tarafına gönderdiğini belirten Hasanbeyoğlu, “Genellikle bıçaklarımı alanlar koleksiyoner kesim oluyor çünkü ben normal bıçaklar yapmıyorum. Bir bıçağın yapımı en az üç gün sürüyor. Yaptığım bıçakları; Almanya, Amerika, Avusturya, Hollanda gibi birçok ülkeye gönderiyorum.”
“HER KOLEKSİYONERİN KOLEKSİYONUNDA
BULUNMASI GEREKEN BİR BIÇAK”
‘YAKUT BIÇAĞI’
Hasanbeyoğlu, Demir Çağı’ndan beri kullanılan, bir yanı oyuk ve düz bir satıha sahip, diğer yanı ise bombeli olan Fin kökenli bıçakların atası kabul edilen Yakut bıçağı da üretiyor.
Yakut bıçağıyla ilgili bilgiler aktaran Hasanbeyoğlu şunları kaydetti; “Çelik bulunmadan önce kemiği ortadan ikiye bölüp bıçak yapıyorlarmış. Çeliğin bulunmasıyla birlikte kemikte bulunan bu oyuklu desen bıçağa da işlenmiş. Bu oyuklu kısım kemiğin ilik kısmını temsil eder. Yakut bıçağı bir koleksiyonerin koleksiyonunda kesinlikle bulunması gereken bir bıçak türüdür.”
Bıçak atölyesini açmadan önce birçok iş koluyla uğraştığını söyleyen Hasanbeyoğlu, yaptığı işi sevdiğini ve ömür boyu da bu işle uğraşmak istediğini dile getirdi. Hasanbeyoğlu, işini severek yaptığı için iyi bıçaklar ürettiğini ve her bıçağı kendisine yapıyormuş gibi yaptığını da sözlerine ekledi.
Kendisini meslektaşlarından ayıran özelliklerinden birinin de bıçağın üzerinde bulunan işlemelerin olduğunu ifade eden Hasanbeyoğlu; “Baştan sona bıçağın üzerinde el değmeyen hiçbir kısım bulunmuyor.” İfadelerini kullandı.
“BIÇAĞI ÖZEL YAPAN DÜNYADA BİR KİŞİDE OLMASIDIR “
“Yaptığım bir ürünün aynısından bir tane daha yapamam. Bıçak bir tane olsun ki özel olsun. Dünyada yaptığım bıçak sadece bir tane var ve ikincisini yapmam. Farklı bir desen, farklı bir motif olabilir ama aynısı olmaz. Bıçağı özel yapan dünyada bir kişide olmasıdır. O yüzden de sürekli olarak bir yenilik peşinde olunması gerekiyor.”
