Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı “3” devasa projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor, “Yükselen Anadolu, Kalkınma Öncelikli Kentleşme ve Ulusal Risk Kalkanı”, “asrın felaketinin yaşandığı iller” ve “İstanbul” öncelikli olacak…
Kastamonu’nun listenin 13’üncü ili olması için çaba sarf edelim mi?
“Türkiye Ulusal Risk Kalkanı” projesi, yukarıda saydığım 3 projeyi bünyesinde toplayan çatı…
Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Toplantısı’nın üçüncüsü, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un katılımıyla dün İstanbul’da yapıldı, toplantının sonuç bildirgesi ile ilgili detayları önümüzdeki hafta bol bol yazarız.
Milletvekili adaylarına da “sufle” vermiş oluruz bu sayede…
Ne derece ilgilerini çeker orasını bilmem.
Bakan Murat Kurum projenin önemini izah etti…
“Her türlü afete yönelik tedbirlerimizi bilimin yol göstericiliğinde alıyoruz. Kriz yönetim planımızı çok değerli bilim insanlarımızla hazırlıyoruz. Ulusal Risk Kalkanı Modeli tüm bu yönleriyle, büyük ülke Türkiye’ye yakışan, 360 derece düşünülmüş; halkımıza güven verecek dev bir projedir. Yükselen Anadolu, Kalkınma Öncelikli Kentleşme (KÖK) ve Ulusal Risk Kalkanı projelerimiz, Türkiye’nin ve İstanbul’un geleceğe güvenle bakmasını sağlayacak bir çözüm reçetesi olacaktır.”
Evvela asrın felaketini yaşayan “11 il” ve “İstanbul”, ardından ülke sathında uygulanacak, geriye kalan iller arasında illa ki Kastamonu da yer alıyor…
3 projenin içeriğine bakınca öncelikte 13’üncü il olmak için bastırmamız gereği kendini gösteriyor.
13 madde söz konusu yol haritasında…
İlimize ilişkin her biri de.
(Yaşadığımız ve sürekli risk altında olduğumuz “sel” felaketi, deprem kadar korkutucu, hava kirliliği vesaire...
Kastamonu’nun aciliyeti ortada.)
Uyarlayarak yazıyorum 13 maddeyi…
Afet sonrası müdahale kapasitesinin geliştirilmesi; zeminin depremlere karşı sağlam, güvenli ve hazırlıklı olup olmadığını belirlenmesi; tüm yapı stokunun afetlere karşı dayanıklı olup olmadığının tespiti; afet sonrası atık imhası ve geri dönüşüm çalışmaları; şehirlerin yeniden inşası için gerekli olan bilimsel çalışmaların yürütülmesi; kentsel dönüşüm stratejilerinin her şehrin kendi kimliğine göre belirlenmesi; afetlere duyarlı planlama yaklaşımlarının geliştirilmesi; riskli bölgelerdeki konutlar başta olmak üzere tüm yapıların yeni yapı teknolojileri ışığında sağlam ve güvenli bir şekilde inşa edilmesinin sağlanması; şehirlerde akıllı teknolojilerin daha etkin kullanılmasının sağlanması; iklim krizine karşı dirençli şehirler; şehir altyapısının afetlere dirençli hale getirilmesi; şehirlerin mimaride kendi değerleriyle ayağa kaldırılması; afette etkin iletişim kanallarının kurulması.
Planın 13 maddesini ilimize uyarladığımızda, her maddenin tam da Kastamonu’ya uyduğu, acil ihtiyaç olduğu görülüyor…
Bu nedenle 13’üncü il olmalıyız.
(Merkez ilçenin “tarihi miras” odaklı, “Kale” merkezli antik şehir sınırlarının “kentsel dönüşüm” projesi bile aylardır bakanlık koridorlarından çıkamadı, yerinde sayıyor…
Ki, şehrimizin “kentsel dönüşüm” aciliyeti söz konusu bu projenin kapsadığı “kısmi” alanın katbekat üstüne çıktı, “bütüncül” hal aldı.
Bu nedenle 13’üncü il olmalıyız…
“Sürüncemede kalan il” olmaktan kurtulmak için.)
Not: Kastamonu Havalimanı’na henüz bir “turist uçağı” inmedi…
Hac ve umre uçağı kalktı birkaç sefer.
Önümüzdeki yaz sezonunda Rusya’dan ülkemizde “7 milyon” turist gelmesi hedefleniyor…
Haftada “bin 200”, günde “171” uçak inecek.
Nereye inecek bu kadar uçak her gün?..
“İstanbul, Antalya, Bodrum, Dalaman, İzmir”.
Kastamonu Havalimanı’nda durum ne?..
“Kastamonu-İstanbul git gel birbuçuk saat”.
Milletvekili adaylarının ilgisini çeker mi bilmem?..
Kastamonu’nun turizm halleri ne olacak?
Turist uçağı görecek mi Kastamonu Havalimanı?..
“Karasal” turizme devam mı yoksa?
(Merkez ilçede turizm durdu…
“Kültür turizmi” iddiamız unutuldu gitti.
“Kanyon” turizmi ile nereye kadar?..
İl turizmi nasıl bütüncül ölçekte “para kazandırır” noktaya taşınacak?)