Prof. Dr. Küçük, defnenin dünya ihtiyacının yüzde 90’ını Türkiye'nin karşıladığını belirterek, bu bitkinin tarihsel ve kültürel anlamda da büyük değere sahip olduğunu ifade etti. Akdeniz bitkisi olarak bilinen defnenin aynı zamanda İzmir, Balıkesir, Bursa, Zonguldak, Bartın, Kastamonu, Sinop gibi geniş bir alanda yetiştiğini ve Karadeniz Bölgesi’nde "define" olarak tanımlandığını belirtti.

Kastamonu'da kimsesizler 'ev'lenecek Kastamonu'da kimsesizler 'ev'lenecek

Defne yapraklarının, yemeklerde baharat olarak kullanılmasının yanı sıra kozmetik, tıbbi alanlar ve farmakoloji gibi sektörlerde de uçucu yağ olarak yaygın şekilde kullanıldığını vurgulayan Küçük, Türk defnesinin Çin, Vietnam, Tayland, Filipinler, ABD, Brezilya, Myanmar ve Almanya gibi ülkelere ihraç edildiğini söyledi.

Kastamonu, 'Defne' Konusuyla Trt Haber’de! (1)

Prof. Dr. Küçük, binlerce yıllık geçmişe sahip defnenin farklı sektörlerde kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte 2006 yılından itibaren üretiminde ciddi bir artış yaşandığını ifade etti. 2000 yılında 6 bin 500 ton olan defneyaprağı üretiminin 2020 yılında 44 bin tona ulaştığını belirtti.

“BAŞLANGIÇ NOKTASI CİDE”

Kastamonu Üniversitesi ile Orman Genel Müdürlüğü arasında imzalanan iş birliği protokolü çerçevesinde, defne üretimini artırmaya yönelik çalışmalar yapıldığını belirten Prof. Dr. Küçük, bu çalışmaların başlangıç noktası olarak Cide ilçesini seçtiklerini ifade etti.

Cide’de 800 hektarlık bir alanı defne üretim sahası olarak belirlediklerini söyleyen Küçük, elde edilen başarılı sonuçların ardından bu alanı 2 bin 700 hektara çıkardıklarını ve bu alanı 5 bin hektara kadar genişletmeyi planladıklarını dile getirdi. Ayrıca, Çatalzeytin, İnebolu ve Abana kıyılarına kadar olan sahil şeridinde de defne üretimini yaygınlaştırmayı hedeflediklerini belirtti. Prof. Dr. Küçük, 3 bin ton olan defne üretimini önümüzdeki yıllarda 10 bin tona çıkarmayı planladıklarını ifade etti.

Kastamonu, 'Defne' Konusuyla Trt Haber’de! (2)

Defne üretiminin emek gerektiren bir süreç olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Küçük, defnenin hem tohum hem de çelikle üretilebildiğini, her iki süreçte de zaman ve emek harcanması gerektiğini, ancak sonuçlarının tatmin edici olduğunu söyledi.

Küçük, “Defnenin tohumdan üretimi biraz zahmetli oluyor. Genellikle uç sürgünlerinden alınan çeliklerin üretimiyle defne bitkisini yetiştirebiliyoruz. Çelikleri köklendirdikten sonra tüplere alıyoruz ve sonbahar ya da ilkbahar aylarında dikerek yeni defne alanları oluşturabiliyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.

Editör: Ercan Çatal