Seçim zamanlarında siyasi kulis namına en bereketli yer Gazi Stadı’ndaki maçlardır, aday adayları yahut adaylar soluğu maçta alırlar, yazılmamış bir siyasi bir kaide demek ki bu…
Kimi protokol tibününden yer tutar, kimi halk tribününde, seçim bittikten sonra bu yüzleri ara ki bulasın.
Hafta sonu oynanan maçta AK Parti ve İYİ Parti aday adaylarından bazıları vardı…
MHP ve CHP’liler “önümüzdeki maçlara bakacağız” görüşündeler besbelli.
AK Parti bu hafta sonu yapılacak “temayül” yoklamasına kilitlenmiş durumda, 25’in üzerinde aday adayı mevcut, sayı daha da artabilir…
Aday adaylığı liginin tartışmasız lideri AK Parti.
İYİ Parti’nin üst düzey yetkilileri ile görüştüm, ilimizdeki seçime ittifak partileri ile “ortak liste” halinde girip girmeyeceklerini sordum, “Kendimiz gireceğiz” dediler kesin bir ifadeyle…
Konuyu partinin üst düzey yetkilileri ile görüştüklerini ve bu yönde kararın kesinleştiğini kaydettiler.
AK Parti ve MHP’nin de kendi listeleri ile seçime girecekleri “kesin” olarak görüldüğüne göre, milletvekili yarışında 4 parti kıyasıya bir rekabetin içinde olacaklar, içlerinden 2’si yahut 3’ü gülecek…
“Tulum” ihtimali şimdilik “mucize”.
2018 milletvekili seçiminde AK Parti “130 bin 270”, MHP “50 bin 72”, CHP “38 bin 793”, İYİ Parti “23 bin 251” oy almıştı…
Bu seçimde uygulanacak seçim yöntemine göre, yine bu oylar alındığı takdirde, AK Parti “2”, MHP “1” sandalye kazanıyor.
Birinci partinin oy sayısı sırasıyla 1’e, 2’ye, 3’ye bölündüğünde bu sonuç ortaya çıkıyor…
“130 bin 270”, “65 bin 135”, “43 bin 423” milletvekili çıkararacak oy sayıları.
İYİ Parti yetkilileri iddialı, oylarını en az 3’e katlayacaklarını ifade ediyorlar, son İGM oylarına güvenen MHP de iddialı mı iddialı, CHP zaten iddialı…
AK Parti’nin oy sayısında birinci parti çıkacağı kamuoyunun ortak kabulü.
Heyecanlı bir seçim bekliyor Kastamonu’yu…
CHP ve İYİ Parti’de birinci sıra adayları “kesin” gibi, AK Parti ve MHP’de nefesler listeler açıklanana kadar tutulacak.
Not: İlimizdeki “köklü” sivil toplum örgütleri bir bir “kamu toplum örgütü” olmaya evriliyor…
Türk Hava Kurumu’nun ardından YEŞİLAY’ın da yeni başkanı kamudan “müdür” oldu.
Üyeler “başkanım” mı diyecekler, “müdürüm mü?”…
Üst düzey kamu görevlisi çünkü koltuğa oturanlar.
Kamu çalışanları elbette sivil toplum örgütlerine üye olmalılar, bağlayan yasal bir durum yok, olmaları da gerekir zaten…
Ancak “başkan” olmaları ayrı bir durum.
Kurum amirleri karşısında derneklerinin bağımsızlığını nasıl koruyacakları konusu var evvela…
Amir izin vermezse derneğin toplantısına bile katılamazlar.
Sivil toplum örgütü “bağımsız” olmalı…
Kamuya göbekten bağlı hale gelince bunun neresi “sivil”.
(Bir diğer konu…
Bu derneklere yasal koşulları tutan her vatandaş üye olabiliyor mu?)
Not 2: Yolda çevirdi hemşerimiz…
“Yaz” dedi.
“Hastaneler Kuzeykent’te aynı bölgeye toplanıyor, deprem olduğunda biz o hastanelere nasıl ulaşacağız?”, “Ambulanslara yol vermeyen taşıtlara cezalar katmerli yazılsın”, “Bisikletliler yüzünden yaya kaldırımlarında yürüyemiyoruz, kalp hastasıyım, yürürken panik oluyorum”…
Yazdım.
Bisikleti özendiriyoruz ama bisiklet yolumuz yok…
Küçük ama önemli bir detay.
Not 3: AFAD Deprem Dairesi Başkanlığı tarafından AFAD-RED programı kullanılarak üretilmiş, Kastamonu ilini etkileyebilecek Mw: 7.3 büyüklüğündeki deprem senaryosuna ilişkin, AFAD-RED analiz sonuçlarını gösterir harita…
Okuyacak ve kamuoyuna aktaracak uzman aranıyor.