İran destekli Husilerin Kızıldeniz'deki saldırıları, Aralık ayından bu yana Süveyş Kanalı'ndan geçen bazı gemilere yönelik gerçekleşiyor. Bu saldırılar, lojistik maliyetlerin hızla artmasına ve küresel ticaretin seyrinin değişmesine neden oldu. Türkiye'nin dış ticaretini etkilemeye başlayan bu gelişmeler, özellikle kimya ve otomotiv yan sanayii sektörlerini ilk etkileyenler arasında gösteriyor.
Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkan Vekili Başaran Bayrak, Süveyş geçişli taşımacılık maliyetinin saldırılar nedeniyle 3-4 kat arttığını belirterek, "Suudi Arabistan’a giden bir konteyner navlunu 700 dolardan 4000 dolara çıktı. Özellikle ucuz ürünlerde bu seviyedeki navlunun maliyeti çok yüksek kalıyor. Şu anda Gaziantep’te 700 konteyner Suudi Arabistan’a gitmek üzere bekliyor" şeklinde konuştu.
Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Denizyolu Çalışma Grubu Başkanı Yüksel Kahraman, lojistikteki zorluklar nedeniyle bazı ihracat yüklerinin ertelendiğini ifade etti. Kahraman, "Navlunun yükselmesi, bölgedeki alıcıların da hesaplarını bozdu. Özellikle Körfez ülkelerinden gelen ihracat siparişlerinde azalma gözlemliyoruz. Navlunun bu kadar artması, o bölge ile yapılan ticareti de olumsuz etkiliyor" dedi.
Ekonomi analistleri, Kızıldeniz'deki krizin devam etmesi durumunda Türkiye'nin ticaret stratejilerinde değişikliklere gitme ihtimaline işaret ediyor. Navlun fiyatlarındaki artışın, Uzakdoğu-Avrupa ticaret hattında Türkiye'nin rekabet avantajını artırabileceği ve bazı siparişlerin Türkiye'ye yönelebileceği öngörülüyor.
İstanbul Tüccarlar Kulübü Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İlker Önel, iç piyasada yaşanan fiyat artışlarına dikkat çekerek, "İthalatta fiyat alamamak, iç piyasada fiyatların artmasına neden oldu. Özellikle hammadde kullanan işletmeler bu konuda sıkıntı yaşıyor. Eğer bu durum uzarsa, iç piyasada enflasyonun daha da artabileceğini gözlemliyoruz" dedi.
