İLİ KASTAMONU
İLÇESİ AZDAVAY
YERİ ÇOCUKVEREN KÖYÜ
Hüve Sultan Türbesi, Azdavay İlçe Merkezine 40 km mesafede, Kastamonu- Cide yolu üzerinde Kapı Kaya Tünelinin kuzeyinde Çocukveren köyü Tekke mahallesindedir. Çobanoğlu Hüsameddin Bey Kırım Seferine çıkmadan önce Karadeniz’de bir donanma kurmak ister. Karadeniz sahiline inerken, sahil ile iç kesimler arasında hem ticaret, hem de köle ticareti yolu olarak kullanılan bu yolu kullanır.
Buraya geldiğinde ise burada hem yolun kontrolü için hem de buradan gelip geçenler ile çevre köylerdeki gençlerin eğitimsiz kalmaması için burada bir tekke, yani okul kurulmasını emreder. Bir de Valay Çayı üzerinde bir değirmen yapılmasını ve tekkenin giderlerini de bu değirmenin gelirlerinden karşılanmasını sağlar. Böylece Kapı Kaya geçidinin de güvenliğini de sağlamış olur. Bu köy aynı zamanda sahil, yani zehil’den gelip Selmanlı, Derelitekke, Sadaa, Bereketli, Aslanca, Durnalı, Cörmeren, Yayla, Ulu köy, hattından Daday’a oradan Akılçalman ve Uzunsaray köylerinden Araç tarafından iç kesimlere doğru giden yol üzerinde önemli bir geçiş noktasıdır. Bu köyde bir de Cami yapılır. Ahşap çantı tekniği ile yapılan bu camiye halk Hüve Sultan Camisi ve bu köydeki türbeye de Hüve Sultan Türbesi demektedir. Günümüzde Çocukveren köyü beş mahalleden oluşmaktadır. Halk arasında ise burasına çocukören denilmektedir.
Çocukveren köyü de de bir türbe vardır. Bu türbeye de halk Çocukveren Türbesi demektedir. Günümüzde bu türbe, daha ziyade çocuğu olmayan kadınların gelip adaklar kestiği ve Çocuk sahibi olmak için dualar ettiği bir mekandır. Ayrıca kısır hayvanların da usulen satılıp onlarında doğuracaklarına inanılmaktadır. Bu köyde dua yapıp çocuk sahibi olanlar kız veya erkek çocuklar olursa bu çocuklara satı ismini vermektedirler.
Bu köy aslında, sahilden gelip iç kesimlere doğru giden kervanların ve satılıkçıların geçiş noktasıdır. Aynı zamanda Sahilden yani Kayrandan, bu günkü Doğanyurt ilçesinden hareket edildiğinde bir günlük mesafede bir konaklama ve dinlenme noktasıdır. Ayrıca buradaki tekke veya zaviyenin de yatılı okul olduğu anlatılmaktadır.
Çobanoğullar döneminden kalma Hüve Sultan Türbesinde yatan zatın doğum ve vefat tarihi ise bilinmemektedir. Mezar taşında da her hangi bir yazı yoktur. Bu zatın Hüsameddin Çoban Bey zamanında yaşadığı ve buradaki tekkenin de kurucusu olduğu bilgisi ise hem tarihimize hem de Çobanoğulları dönemine ışık tutacak değerdedir.
Bu köy ve civarı ise, günümüzde yaban hayvanlarının yaşadığı bölgedir. Aynı zamanda doğa tutkunları için de ilginç yerlerden birisidir. İlk bahar ve Son Baharda kartpostallık fotoğraflar çekimi için de harika görüntüler elde edilebilecek bir yerdir.
Çocukören Türbesinde yatan zatın ise ikinci Padişahı ikinci Mahmut’un Süt Annesi olan ve Şen Pazar ilçesi Harman Geriş’te mezarı bulunan Hatice Sultan’ın babası Şeyh Mehmet Efendi olduğu da söylenmektedir. Bu zat ise Şir Ali Nibai tekkesi veya halk arasında Kuz tekke diye bilinen tekkede yetişen ve hayatı boyunca da bu bölgede öğrenci yetiştirdiği anlatılan bir gönül sultanı olarak bilinmektedir.
Kastamonu- Cide yolu ise hem doğa turizmi, hem kanyon ve mağara turizmi ve hem de İnanç turizmi için önemli bir güzergah olup sadece bu yol üzerindeki tarihi ve turistik yerler ile türbelerin tanıtılmasına ihtiyaç vardır. Batı Karadeniz bölgesinde, Amasra’dan başlayıp sahildeki kaleler ile Gideros, Cevizdibi, Loç yöresi, Dağlı Kuyulucu, Şen Pazar ve Ağlı ile yol üzerindeki foto safari yerleri ve türbeler ile bir turizm yolu olarak değerlendirmeyi beklemektedir.
Bu türbede yatan Hüve Sultan ile, Çocukören köyündeki türbede yatan zatların mekanları cennet ruhları şad olsun.