Honsalar Mahallesi Muhtar Ramazan Boyacı yaptığı açıklamasında;
“Hazreti bir camimizle ilgili kapının kilitli olması nedeniyle bir beyanatta bulunmuştum. Bu beyanattan sonra bir tane imam kardeşimiz beni arayıp tabi ben sayfamla paylaştıktan sonra dedi ki “Muhtarım o yorumlarda uygunsuz yorumlar oluyor. Bu yorumları kaldırmak için bu sayfayı iptal ediver. Ben de sileyim hocam dedim ve sildim yani iyi niyetine, o samimiyetine dayanarak. Bu konuyla ilgili Vali Meftun Dallı ve Milletvekili Serap Ekmekci ve İGM Başkanı Doğan Ünlü ile de görüştüm durumu anlattım kendilerine. Sonra Diyanet-Sen Kastamonu Şubesi Sendika Başkanı İrfan Bakır cevap vermiş bana. Değerli İrfan Bakır sen sendika başkanısın. Sen bir topluma bir örgüte başkan olmuşsun. Önce şunu söyleyeyim alt üst tartışması yok. Benim muhatap olduğum kişi değerli il müftümüz olması gerekiyordu ya da müftülükten yetkili birisi. Sen bir sendikanın başı olabilirsin. Belli bir teşkilatın, belli bir partinin adamı da olabilirsin. Ama ben mahallemin adamıyım. Önce mahallem. Biz de birilerinin adam olacağız diye değil, birilerine yaranacağız diye muhtarlık yapmıyoruz. Ben herkese, her Müslümana yapılması gereken bu müdahaleyi yapıyorum. Bana cevap verecek müftülük. Ben müftü beyi severim, sayarım. Bütün bürokratları severim, sayarım. Ama burada partizanlık yapıyorsanız ayıp ettiğinizi böyle beyan ederim. Bunu kimse kısıtlayamaz. Değerli gazeteciler, değerli büyüklerim bana yardımcı oluyor. Ve burada eğer bu genelge eski ise günü geçmiş, tarihi geçmiş diyorsanız o zaman Müftü Bey çıkacak buna cevap verecek. Şimdi ben bunu sormak istiyorum Sayın İrfan Bakır Başkanıma Değerli Başkanım Ben Honsalar Mahallesi Muhtar olarak Bu beyanatı yaptıktan sonra benim muhatabım olmadığını sen böyle bil seni severim sayarım, kişiliğinle veya zatınla hiçbir ilgim alakam olmadan güzelce konuştum, konuşurum da Gördüğüm zaman da selamlaşırım. Ama şunu şöyle bilelim ki Benim muhatabım sen değilsin. Benim muhatabım Müftülük Müftülük, eğer burada partizanlık varsa, bu işi yapıyorlarsa Allah insana ceza verir ya. Günah, günah. Biz özel gün ve gece dediğimiz nedir? Yılbaşında. Yılbaşında namaz kılacağız ya. Orada üç beş tane de aile vardı ve kimse namaz kılamadı. Bunun sevabını, günahını kim çekecekse çeksin ama kimse partizanlık yapıp da bizide yargılamasın. Honsalar Camisi, Nasrullah Camisi, Hazreti Pir Camisi, Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nden Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredilmiştir. Nasıl devredilmiştir? Oraların açılış-kapanış saatlerini Diyanet İşleri Başkanlığı belirliyor. O İrfan Bakır beyefendinin sayfasına girin bundan sonra onun cevabını da artık eğer sizde eğer biraz insansan eğer biz müslümansak Elhamdülillah buna cevap verin hangi camide ayakkabıyla girilmiş hangi camiye sigara içilmiş hangi camide fuhuş yapılmış ya bizim Allah'ın evlerine bunları söylemek hangi hocanın hakkı körler sağırlar birbirini ağırlamasın tamam mı, sendikacılık yapın kimse bir şey demez. Görevinizi yapın. Kimse bir şey demez. Ben her sene gittiğim camimde namaz kılamıyorsam o zaman sen bu güvenliği niye koydurdun kardeşim? O zaman yatsıdan sonra ibadet yapmayalım. Bu camiler turistik cami. Adam gece Hz. Pir’i ziyaret etmek istiyor. Nasrullah Camisi'ni ziyaret etmek istiyor. Sen oraya güvenliği koyup kapıyı kilitlersen ne ala memleket. Halbuki özel gece de namaz kılmak için biz orayı açtırmak istiyoruz sadece. Yani ben şimdi çok büyük bir zengin olup da türbeyi, tekkeyi açtırabileceğim ama gariban bir olursa dışarıda ayakkabılıkla namaz kılacağım. Avlularda namaz kılmak diye bir şey var mı ya? Allah'ın emrini siz nasıl parsel parsel yer yapıyorsunuz? Ve bu cevabı sen nerede buluyorsun? Hangi hakkı dayanarak yapıyorsun? İçte sana evraklarım. Bunu tabi herkes böyle bilsin. Tekrar üstüne basarak söylüyorum. Ben seçilmiş bir adamım. Seçilmemiş normal bir vatandaşı olsam o cami kapalı olsaydı yine bu müdahaleyi yapardım.”