TFF 2. Lig Kırmızı Grup’ta ilk devre topladığı 43 puanla en yakın takipçileri Iğdır FK ve Amed Sportif Faaliyetler’in 7 puan önünde zirvede yer alan GMG Kastamonuspor’un golcü futbolcusu Yusuf Türk, İstiklal gazetesine özel açıklamalarda bulundu.  İlk devrede ligde attığı 10 golle takımının en golcü ismi olan 25 yaşındaki forvet, hedefinin 20 gol barajını aşmak ve GMG Kastamonuspor’da şampiyonluk yaşamak olduğunu söyledi.

TFF 2. Lig Kırmızı Grup’ta ilk devre topladığı 43 puanla en yakın takipçileri Iğdır FK ve Amed Sportif Faaliyetler’in 7 puan önünde zirvede yer alan GMG Kastamonuspor’un golcü futbolcusu Yusuf Türk, gazetemize özel açıklamalarda bulundu.

İlk devrede ligde attığı 10 golle takımının en golcü ismi olan 25 yaşındaki forvet, hedefinin 20 gol barajını aşmak ve GMG Kastamonuspor’da şampiyonluk yaşamak olduğunu söyledi.

Takımın başarısının altında yatan en büyük etkenin oluşan aile ortamı olduğunu vurgulayan Türk, “Daha öncede birçok takımda forma giydim. Ama gerçekten böyle bir ortama denk gelmedim. Tam olarak aile havasını yaşıyoruz. Mesela tesiste kafeteryamız var. Orada maç izliyoruz. 15 kişi kahve içiyoruz. 10 kişi sürekli beraberiz ve birbirimizden hiç sıkılmıyoruz. Çok güzel bir ortam yakaladık. Bu bizim en büyük şansımız” dedi.

1-GMG Kastamonuspor’da ikinci dönemini geçiriyorsun. Bu iki dönem arasında nasıl farklılıklar var?

4 sene öncede Kastamonuspor’da oynadığım için şehri ve insanları tanıyordum. Buradan teklif geldiği zaman hiç düşünmeden karar verdim. Kastamonu’ya geldiğim de tesislerde inanılmaz bir değişim olduğunu gördüm. Her şey daha profesyonel şekilde ilerliyordu. Böyle olunca başarıda ister istemez bir şekilde daha kolay geliyor.

2-GMG Kastamonuspor ligin ilk devresini en yakın takipçileri Iğdır FK ve Amed Sportif Faaliyetler’in 7 puan önünde zirvede bitirdi. Takımının şampiyonluk şansını nasıl değerlendiriyorsun?

7 puan farkla devreye girmek gerçekten çok büyük bir avantaj ve gurur verici Zor maçlar oynadık. Bu maçların üzerinden tek tek geldiğimizi düşünüyorum. 2’nci devre şampiyonluk yarışındaki rakiplerimizde kendi sahamızda ve seyircimizin önünde oynayacağız. Onları desteği ile ilk yarıda yakaladığımız başarı grafiğini ikinci devrede de yakalayıp eminim ki şampiyonluğa ulaşıp kupayı Kastamonu’ya getireceğiz.

3-Bu kadar başarılı bir dönem geçirmenize rağmen zaman zaman tribünlerin dolmadığına şahit oluyoruz. Sence GMG Kastamonuspor hak ettiği desteği alabiliyor mu?

Açıkçası gereken desteği aldığımızı düşünmüyorum. Henüz hiçbir maçımızda stadımız dolmadı. Sadece Karaman FK maçında yoğunluk vardı. Orada hepimiz gördük ki 2-0’dan sonra taraftarın desteğiyle maçı -32 kazandık. Onlar bizim yanımızda olursa biz daha fazla motive olup maçları çok daha erken koparabiliriz.

4-Hemen hemen herkes takım içerisindeki aile ortamından bahsediyor. Gerçekten takım içerisinde aile ortamı var mı?

Daha öncede birçok takımda forma giydim. Ama gerçekten böyle bir ortama denk gelmedim. Tam olarak aile havasını yaşıyoruz. Mesela tesiste kafeteryamız var. Orada maç izliyoruz. 15 kişi kahve içiyoruz. 10 kişi sürekli beraberiz ve birbirimizden hiç sıkılmıyoruz. Çok güzel bir ortam yakaladık. Bu bizim en büyük şansımız.

5-Dışarıdan takip ettiğimiz kadarıyla Levent Eriş biraz talepkar bir teknik adam. Bu durum antrenman ve maçlarda sizi zorluyor mu? Levent hocanın bu talepkar tarzının futbolcuların gelişimine olumlu yansıdığını düşünüyor musun?

Levent hoca hep iyi olmamızı ve her zaman yüzde 100 performans göstermemizi talep ediyor. Antrenman tempomuz bile maç temposunda geçiyor. Takımın üzerinde çok büyük sahip, sert bir kişilik gibi gözüküyor ama aslında gerçekten tam bir baba gibi. Bütün sıkıntı, sorun ne varsa onu halletmek için çok çabalıyor. İyi ki bizimle beraber.

6-Takımın en golcü ismi sensin. Bu sezon için kendine bir ‘gol’ hedefi belirledin mi?

Sezon başı kendime 15 gol hedefi koymuştum. Ama şuan ilk devre 11 gol attım. 2’nci devrede en az bu kadar gol atıp 20 gol barajını aşmak istiyorum.

7-Performansının gün geçtikçe artığına şahit oluyoruz. Bunun için özel çalışmalar yapıyor musun?

Sezon başı kampına katılmamıştım ve Kastamonu’ya biraz geç geldim. Benim transferim gerçekleştiğinde ligin başlamasına 1 hafta kadar bir süre vardı ve vücudum henüz hazır değildi. Zorlanıyordum ama gün geçtikçe yardımcı hocalarımız ekstra program hazırladılar. Bu sayede takıma kondisyon olarak yaklaşmamı sağladılar. Uzun bir süre çift antrenman programı uyguladılar. Bunun faydasını da ligin ortasında görmeye başladım ve benim gerçekten çok iyi oldu.

8-Bu sezon en sevindiğin ve en üzüldüğün maçlar hangileriydi?

Bu sezon en üzüldüğüm maç kesinlikle Iğdır maçıydı. 90+5’te kaleci ile karşı karşıya kaldım ve golü atamadım. O an kendimi çok suçlu hissetmiştim. O maç için arkadaşlarımız ve teknik heyetimiz çok iyi hazırlanmıştı. Taktiğimiz tutmuştu. Her şey istediğimiz gibi gidiyordu ve golü atsaydım deplasmandan 3 puanla dönmüş olacaktık. En sevindiğim maç ise tabi ki Karaman FK maçıydı. 2-0’dan maçı çevirip 3-2 kazanmak çok zor bir olay. Bu maçta takımıma 2 golle katkı vermiştim. O maç benim için çok özeldi. Birde tabi ki Fethiye deplasmanında 90+6’da galibiyeti getiren golü atmıştım. Bu iki maç benim için unutulmazlar arasında.

9-Son olarak, Fenerbahçe altyapısından yetiştiğini biliyoruz. Futbolcu olarak kariyerinin ilerleyen dönemleri için hedeflerin nelerdir?

Fenerbahçe altyapısında güzel bir eğitim aldığımı düşünüyorum. Orada sizi tamamen profesyonel hayata hazırlıyorlar. Kariyerimin gidişatı ne olacak bilmiyorum. Bunu zamanla göreceğiz. Ama şuan tek odaklandığım nokta Kastamonuspor’da şampiyonluk yaşamak. Bu duyguyu bu şehirde yaşamak istiyorum. Çünkü bu insanlar bu şampiyonluğu hak ediyor.