İslam alimlerine göre, haram işlemek, yalan söylemek, gıybet etmek, iftira atmak, dedikodu yapmak gibi günahlar orucun sevabını azaltır ancak orucu bozmaz. Fakat oruç, sadece aç kalmaktan ibaret değildir. Manevi bir arınma süreci olan oruç ibadetinde, kişilerin hem bedenen hem de ruhen temizlenmesi beklenir.
Hadis-i şeriflerde bu konuyla ilgili önemli uyarılar yer almaktadır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Nice oruç tutan vardır ki, açlık ve susuzluktan başka bir şey elde etmez.” (İbn Mâce)
Oruçluyken Günahlardan Kaçınmak gerekir
Oruç, yalnızca mideyi değil, gözü, kulağı, dili ve diğer organları da haramdan korumayı gerektirir. Başka bir hadis-i şerifte şöyle buyrulmuştur: “Oruç ateşe kalkandır. Gıybetle parçalanmadıkça korur. Oruçlu, cahillik edip de kötü söz söylemesin! Kendisine sataşana, ‘Ben oruçluyum’ desin!” (Buhârî)
Bu hadisler ışığında oruç tutan kimselerin, sadece yemekten ve içmekten uzak durmakla yetinmemesi gerektiği anlaşılmaktadır. Günahlardan kaçınmak, orucun ruhuna uygun hareket etmek açısından büyük önem taşır.
Oruç Bilinciyle Hareket Etmeliyiz
Oruç, müminler için büyük bir nimet ve sorumluluktur. Oruçlu kişi, gözünü haramdan sakınmalı, dilini kötü sözlerden uzak tutmalı ve ibadetin manevi boyutunu göz ardı etmemelidir. Günah işlemek orucu bozmasa da, orucun sevabını azaltabilir. Ramazan ayını en verimli şekilde değerlendirebilmek için, sadece aç kalmakla değil, kötü alışkanlıklardan ve haramlardan uzak durarak gerçek bir ibadet bilinciyle hareket edilmelidir.