“HAKLARININ, EŞİTLİĞİN, HAKKIN, HUKUKUN TEKRAR HAYATA GEÇMESİ İÇİN MÜCADELE ETTİK”

 Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz; “Biz Hasan Başkanımızla, Hikmet Başkanımızla  ve İlke Başkanımla  yıllarca görev yaptık, birlikte çalıştık. Başkanımızın milletvekilliği döneminde çalıştık. Ben de Kastamonu'nun kardeş kenti Kütahya'dan geliyorum. Kastamonu'yla bizim çok güzel kültürel bağlarımız var, ilişkilerimiz var ve yapı olarak da çok yakın illeriz aslında. Güzel anılarımız da var. Eskiden futbol maçlarında çok güzel tekerlemeleri de vardır Kütahyaspor ile Kastamonuspor ‘un. Burada olmaktan gerçekten mutluyum. Yıllardır gelmek istedik fakat bugüne kısmetmiş. Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz yıllarca bu ülkede demokrasinin, insan haklarının, eşitliğin, hakkın, hukukun tekrar hayata geçmesi için mücadele ettik. Ve bu mücadelemizde hep birlikte kol kolaydık, omuz omuzaydık. Ve gerçekten yoldaşlık bağıyla, örgütümüzün büyük fedakarlığıyla bu mücadelemizi bugünlere taşıdık ve bugün Cumhuriyet Halk Partisi artık bu ülkede yönetmeye aday ve yerellerde de birinci parti olmuş olan partidir ve ben Kastamonulu hemşerilerime, Kastamonu'yu bu güzel insanlara, Hasan Başkanımıza ve Cumhuriyet Halk Partimize yönetmek için teslim ettiğinden dolayı da teşekkür etmek istiyorum. Gerçekten  minnettarız. Kastamonu çok şanslı, Cumhuriyet Halk Partisi de çok şanslı. Hasan Başkanımızla yıllarca çalıştık beraber ve ne kadar güzel bir insan olduğunu çok yakından tanıyorum. Onun için böyle güzel bir insan bu şehri yönetiyor, Kastamonu'yu. Partimiz yönetiyor. Bu konuda Kastamonu hemşerilerimiz de gerçekten çok şanslılar” ifadelerine yer verdi.

Be242E95 65Ee 4680 9B3E 2D4E26F19F65

“ÜLKEMİZ MAALESEF UYGULANAN NEOLİBERAL POLİTİKALARLA BİR SÖMÜRGE ÜLKESİ KONUMUNA GETİRİLMEK İSTENDİ”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz; “Biz yıllarca mücadele ettik. Ne için mücadele ettik? Bu ülkede kardeşliğin, eşitliğin, adaletin, insan haklarının yerleşmesi için, demokrasinin, Atatürk ilke ve devrimlerinin tekrar egemen olması için yıllardır demokratik bir mücadele veriyoruz parti olarak. Biliyoruz, 1980 ihtilaliyle birlikte bu ülkede artık neoliberal politikalar uygulanmak üzere bir darbe yapıldı. Ve Sol Sosyal Demokrat Hareketlerinin toplumunun üzerinden bir silindir geçti ve bu ülkenin üzerine bir 12 Eylül karanlığı oturdu. Ve 12 Eylül 1980 tarihinden beri de ülkemiz maalesef uygulanan neoliberal politikalarla bir sömürge ülkesi konumuna getirilmek istendi. Ve bunun en ağır uygulamalarında 22 yıldır AKP iktidarı döneminde yönetimin her alanında bu ülkede yaşıyoruz, birlikte yaşıyoruz. Eğitimden sağlığa, tarımdan, adalete ve tüm alanlarda büyük bir baskı, sömürü ve adaletsizlik altında maalesef bugünlere geldik. Baktığımız zaman ben sağlıktan sorumluyum. 2003 yılında hayata geçen sağlıkta dönüşüm programıyla birlikte ülkemizde maalesef bir hak olan sağlık tamamen bir ticari mete haline dönüştü ve sağlıkta dönüşüm denilerek bugün ticarileşen, özelleşen bir sağlık sistemiyle karşı karşıyayız. Ve bugün gördüğümüz yeni doğan çetesi dediğimiz bebeklere bile uzanan bu el, bebeklerin katledilmesine kadar giden bu el, sağlıkta ticarileşmenin ve metalaşmanın sağlığı bir kar alanı haline dönüştürmenin sonucudur. Biz bunu görüyoruz” dedi.

“ZİNCİR OKULLARLA EĞİTİMDE ÇOK BÜYÜK BİR ÖZELLEŞTİRME İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz; “ Eğitime bakıyoruz. Eğitimde de gençlerimizin, çocuklarımızın karanlığa teslim edildiği özel okullara teslim edildiği bir karanlık bir tarikat yapılanması ve karanlık bir özelleştirme furyasıyla karşı karşıyayız. Bugün okullarımız pislikten geçilmez hale gelmişken o okullara personel verilmezken bir öğün yemek bile çocuklarımıza çok görülürken baktığımız zaman özel okullara çıkarılan teşvikler, özel okullara yapılan bir sürü vergi afları ve zincir okullarla eğitimde çok büyük bir özelleştirme ile karşı karşıyayız. Onun dışında maden alanında, çevre alanında baktığımız zaman artık suyumuz, temiz ekmeğimiz, temiz gıdamız neredeyse ortadan kalkacak gibi duruyor. Tüm yaşam alanlarımıza, dağlarımıza, akarsularımıza maden şirketlerinin, işletmecilerin adeta saldırdığını görüyoruz. Ve bunların sonucu olarak Kastamonu'da geçtiğimiz dönemde çok büyük bir sel felaketi yaşadık. HES'lere kurban edilen yönü değiştirilen akarsularımızın sonucu olarak yaşadığımız bu büyük facia bizlere ibret olması gerekirken hala bu özelleştirme politikaları doğal alanı tahrip eden politikalar maalesef uygulanmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.

“EMEKÇİMİZ BUGÜN AĞIR YOKSULLUK ALTINDA MAALESEF YAŞAM SAVAŞI VERMEKTE”

Bakan Yılmaz Tunç Kastamonu'ya geldi Bakan Yılmaz Tunç Kastamonu'ya geldi

 Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz; “Bütün bunların altında baktığımız zaman büyük bir sömürüyü, büyük bir emek sömürüsünü görüyoruz. Milyonlarca emekli vatandaşımız, emekçimiz bugün ağır yoksulluk altında maalesef yaşam savaşı vermekte. Hal böyleyken iktidara baktığımızda da önceliği halkın sağlığı, halkın refahı, halkın yaşamı değil, bir grup sermayedarın, yandaşın daha da zengin edilmesi ve yeni derebeylerin yaratılması yönünde bir bütçe oluşturmak ve devletin kaynaklarını maalesef bu yandaşlara aktarmakla meşguller. Şimdi son yerel seçimlerde halkımız büyük bir teveccühle yerelleri bize emanet etti. Ve büyük şehirlerde, illerimizde çok büyük bir başarı kazandık ve belediyeleri aldık. Fakat AKP halkımızın bu iradesine karşı bunu kabul etmeyerek kayyum politikasını uygulamaya başladı. Dün Hakkâri’de belediyeye kayyum atandı, bugün Esenyurt'ta bunu görüyoruz. Bu bir baskı rejiminin, anti-demokratik bir zulmün dışa vurumudur. Hiç kimse bize AKP'nin demokratik bir yönetim olduğunu, seçilerek geldiğini iddia etmesin. Çünkü demokrasi sadece seçimden kazanarak çıkmak değil, anayasal düzende hukukun üstünlüğüyle bir toplumu yönetmektir. Şu anda AKP iktidarı maalesef anayasa tanımaz, hukuk tanımaz uygulamalara devam etmektedir.  15 Temmuz darbesi ve sonrasında gerçekleştirdikleri 20 Temmuz sivil darbesiyle oluşturdukları bu hukuksuz sistemde tek adam rejimi inşa ederek bugün geldiğimiz noktaya ülkeyi taşıdılar. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak görüyoruz ki halkımızın bize çok büyük bir teveccühü var” dedi.

“BASKILARA HALKIMIZLA BİRLİKTE SONUNA KADAR DİRENECEĞİZ VE KARŞI DURACAĞIZ”

  Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz; “Biz bu baskılara halkımızla birlikte sonuna kadar direneceğiz ve karşı duracağız. Bunu ülkenin her yerinde yapacağız ve yapıyoruz. Esenyurt'ta karşıysak Hakkâri’de de karşıyız, Kayyuma. Mardin'de de karşıyız. Batman'da da karşıyız. Ülkenin neresinde antidemokratik bir uygulama varsa bir ihlal varsa biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak oradayız. Halkımızın yanındayız. Haklının ve hukukun yanındayız. Tüm vatandaşlarımızı da eşit bir şekilde anayasal eşit vatandaşlık ilkesiyle yönetmeye adayız. Evet, bütün bunların yanında bugün yeni bir aşamaya geldik. Bu kayyum rejimleriyle bakıyoruz İstanbul'da tüm belediyelerimizde bebeklerin çocukların kreşlerine kadar AKP'nin artık elinin uzandığını görüyoruz. Maalesef bu iktidar, bu acımasız iktidar bizim çocuklarımıza, emekçilerimizin çocuklarına, yoksul halkımızın çocuklarına bir kreşi bile çok görmektedir. Kendi yapması gereken hizmetleri yapmazken bunları yapmak zorunda kalan belediyelerimizin verdiği hizmetlere de engel olmak istemektedir. Biz buna karşı diyoruz ki gücünüz yetiyorsa gelin bu kreşleri de kapatın, bu çocukların elinden, bebeklerin elinden kreşlerini de alın, okullarını da alın diyoruz. Biz bunu vermeyeceğiz ve tüm belediyelerimizle birlikte AKP'nin bütün örgütümüzle AKP'nin bu antidemokratik uygulamalarına karşı halkımızla omuz omuza direneceğiz” ifadelerine yer verdi.

HUKUK DEVLETİNİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLKELERİYLE YENİDEN VAR ETMEK

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz; “  Bütün bunların sonucunda bugün yeni bir aşamadayız. Bu aşamada bu ülkede yerel seçimleri kazandıysak genel seçimleri de kazanmak ve ülkemizde demokrasiyi, laikliği, Atatürk ilke ve devrimlerini demokratik, laik, sosyal hukuk devletini Türkiye Cumhuriyeti ilkeleriyle yeniden var etmek. Hedefimiz bu. Bunun için çalışıyoruz. Bunları da ortak akılla bulmak için, ortak akla inşa etmek için de bu toplantılarımızı yapıyoruz. İl danışma toplantılarımızı, ilçe danışma toplantılarımızı yapacağız ve programımızı yazacağız. 9 Eylül'de Tüzük Kurultayımızla birlikte program kurultayımızı da başlattık ve bunu tamamlamak için de bugün buradayız. Ülkemizin her yerinde, her şehrinde parti meclis üyelerimiz, genel başkan yardımcılarımız, milletvekillerimiz danışma toplantılarımızı yapıyoruz. Ve kurultayımızı da, programımızı da yaz olmadan haziran ayı gibi, mayıs ayı gibi gerçekleştireceğiz. Yani tamamlayacağız. Biz kamucu bir bakış açısıyla kamucu sağlık hizmetlerini kamucu bir şekilde oluşturmak, tüm halkımıza ücretsiz, nitelikli, ulaşılabilir sağlık hizmeti vermek, tüm çocuklarımıza çağdaş, demokratik, layık eğitim vermek ve buna ücretsiz olarak vermek nitelikli olması ve ulaşılabilir olması. Adil, demokratik, layık bir Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşamak için çalışmalarımıza devam ediyoruz ve Atatürk ilke ve devrimleriyle cumhuriyetimizi yeniden yapılandırmanın eşiğinde çalışmalarımızı yapıyoruz ” şeklinde konuştu.

Editör: Banu Türkmenoğlu