Seçime sayılı günler kala kazanamayacağını anlayan AK Parti Belediye Başkan Adayı Tahsin Babaş ve MHP Belediye Başkan Adayı Yüksel Aydın’ın gerçek çirkin yüzlerini gösterdiğini söyleyen Karabacak, “Seçim kampanyası başladığında, bu milletin karşısına çıkıp projeleri konuşalım diyenler, baktılar ki ne yapsalar kazanamıyorlar, baktılar ki tüm kirli, pis işlerinin ortaya dökülüp saçılmasına sayılı gün kaldı, gerçek çirkin yüzlerini gösterdiler” dedi.
Sokaklarda, caddelerde içeriği yalan ve iftiradan ibaret olan korsan bildirilerin dağıtıldığını dile getiren Karabacak, “Ne isimleri var, ne imzaları var, ne parti logoları var. Olmaz çünkü yürekleri yok, haysiyetleri yok, şerefleri yok. Bu bildirileri dağıttıranlarla da, dağıtanlarla da yargı önünde hesaplaşacağız. Er yada geç bunun hesabını soracağız” ifadelerini kullandı.
“BİRKAÇ OY DAHA FAZLA ALMAK UĞRUNA, ŞEHİTLERİMİZİN MANEVİ ANISINI BİLE HİÇE SAYIYORLAR”
‘Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere bu vatan uğruna can veren aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı ve minnetle anıyorum’ diyen CHP İl Başkanı Dilek İlke Karabacak’ın açıklamaları şöyle:
“Kazanamayacaklarını görenler, ne ahkam kesseler kaybettiklerini görenler, korsan bildirilerle de yetinmiyorlar. Birkaç oy daha fazla almak uğruna, şehitlerimizin manevi anısını bile hiçe sayıyorlar. Bu anlamlı günü bile proveke etmekten çekinmiyorlar, utanmıyorlar, yüzleri kızarmıyor.”
“MİLLİYETÇİLİK MASKESİ ALTINDA KASTAMONU BELEDİYESİ’Nİ
NASIL SOYDUKLARINI GÜN YÜZÜNE ÇIKARACAĞIZ"
“Yüzleri kızarmıyor çünkü bu seçimi kaybettiklerinde yüzleri kalmayacağını biliyorlar. Milliyetçilik maskesi altında Kastamonu Belediyesi’ni nasıl soyduklarını gün yüzüne çıkardığımızda, milletin içine çıkacak yüzleri kalmayacağını görüyorlar. Değerli Kastamonulular hep söyledim yine söylüyorum; 12 vatan evladı şehit olduğunda yas ilan etmeyip Suudi Arabistan Kralı öldüğünde yas ilan edenlere ses çıkaramayanlardan olsa olsa gardrop milliyetçisi olur. Oğullarını askere göndermemek için çürük raporu alanlara ses çıkaramayanlardan olsa olsa çakma milliyetçi olur. Bu ülkenin vatandaşlığının 400 bin dolara, fabrikalarının harç mezat satılmasına tek laf edemeyenlerden olsa olsa tatlı su milliyetçisi olur.”
“GERÇEK MİLLİYETÇİLER BU MEMLEKETİN FABRİKALARI SATILMASIN DİYE YOL YÜRÜYENLERDİR”
“Gerçek milliyetçiler bu şehrin arsaları satılmasın diye canını dişine takanlardır. Bu memleketin fabrikaları satılmasın diye yol yürüyenlerdir. Bu memleketin her sorununu kendi sorunu gören, özü sözü bir olanlardır. Onlarda buradadır. Biri Hikmet Erbilgin’dir, biri evladınız, kardeşiniz, arkadaşınız Bizim Hasan’dır, Hasan Baltacı’dır. Diğerleri adını sayamadığım, çalışmaktan onur duyduğum yol arkadaşlarımdır.”
“ÖYLE BİR KARAR VERİN Kİ BU ŞEHRİN MAKUS KADERİNİ DEĞİŞTİRİN”
“Bir karar vereceksiniz. Bu şehre kimi belediye başkanı seçersek, seçtiğimiz başkan evlatlarımızı; haptan, uyuşturucudan, pudra şekerinden koruyabilir, ona karar vereceksiniz. Kimi belediye başkanı seçersek, bu şehrin karanlığa terk edilmiş sokakları aydınlatılır, ışıl ışıl olur da kızlarımız, kardeşlerimiz, annelerimiz akşam olduğunda evlerine endişe duymadan dönebilir, bunun kararını vereceksiniz. Kimi belediye başkanı seçersek, otobüs duraklarında daha az bekleriz, mesafeye göre ücret öderiz, gideceğimiz yere daha kısa sürede ulaşırız, ona karar vereceksiniz. Öyle bir karar verin ki bu şehrin makus kaderini değiştirin. Bir karar verin, Hasan Baltacı’yı belediye başkanı seçin, Yuvamız Kastamonu’muzun geleceğine hep birlikte sahip çıkalım diyor, evladınız, kardeşiniz, arkadaşınız Hasan Baltacı’yı size emanet ediyorum.”
