Nesine 2. Lig Beyaz Grup’ta şampiyonluk mücadelesi veren temsilcimiz GMG Kastamonuspor’un Kulüp Başkanı Cengiz Aygün, 2024-2025 sezonunun 7.haftasında deplasmanda Altınordu FK ile oynanan karşılaşma sonrası verilmeyen penaltı pozisyonlarının görüntülerini paylaşarak, Kastamonuspor’un hakkını kimseye yerdirmeyeceğini belirtmişti. 8.hafta müsabakasında ise Gazi Stadı’nda oynanan Sarıyer SK mücadelesi sonrası hakem hatalarıyla ilgili açıklama yapan Başkan Aygün, “Yaşanan hakem katliamları maalesef bitmiyor. Son haftalarda puanlarımız sürekli hakemler tarafından çalınıyor.” diyerek hakem hatalara isyan etmişti.
GMG Kastamonuspor Yönetim Kurulu, skandal hakem kararları ve diğer birçok konuyu görüşmek üzere kulüp binasında bir araya geldi. Başkan Aygün, toplantının ardından alınan kararları kamuoyuna duyurmak adına basın açıklamasında bulundu.
“2. LİG’DE FUTBOLUN TEMİZ YÜRÜYEBİLMESİ İÇİN ‘VAR’ UYGULAMASININ MUTLAKA GÜNDEME GELMESİ GEREKİYOR”
Başkan Aygün Türkiye Futbol Federasyonu’na içeriği son dönemlerdeki hakem hatalarını gündeme getirmek olan bir yazı yollamaya karar verdiklerini söyledi. Ayrıca 2. Lig’de ‘VAR’ uygulamasının mutlaka gündeme gelmesi gerektiğini dile getiren Aygün şöyle konuştu:
“Biz futbolda adalet istiyoruz. Sadece kendimize değil, rakip takımlarımıza da adalet istiyoruz. Türkiye Futbol Federasyonu’nu bilgilendirmek ve bu konuda bazı kararların alınmasını sağlamak adına Kastamonuspor olarak federasyonumuza bir yazı yollamaya karar verdik. Bu yazının içeriği son dönemlerdeki hakem hatalarını gündeme getirmek. Mali koşulları çok zor ama 2. Lig’de futbolun temiz yürüyebilmesi için ‘VAR’ uygulamasının mutlaka gündeme gelmesi gerekiyor. Gerekirse Futbol Federasyonu 2. Lig’lere yolladığı paraları, bu yıl yollayacağı paraların tamamını, bütün kulüplerin de onayıyla ‘VAR’ uygulamasının acil bir şekilde gündeme gelmesi, federasyonumuzun da bu konuda yapması gerekiyor. Böylece hakemlerimizin de daha rahat yönetim yapabilmelerinde onlara yol açılması noktasında bir tavsiye, bir temenni kararı almaya karar verdik. Türkiye Futbol Federasyonu bu konuda bir girişime başlarsa, maliyetlerinin şu an ne olduğunu bilmiyorum ama bütün takımlar da kendilerinden fedakârlık yaparsa ki bu hepsi için önemli. Gerekirse ‘bir yıl para almayalım’ deriz. Zaten o paralarla bu takımlar gitmiyor. O paralar belki bundan sonraki liglerin geleceği için çok da güzel girişim olur. Biz de gönül rahatlığıyla maçımızı izleriz.”
Türkiye Futbol Federasyonu’na hakemler noktasında ufak bir eleştirisi olduğunu söyleyen Aygün, “Federasyonumuz çok radikal bir kararla genç hakemlere yönelme kararı aldı. Bu yeni nesil hakemlerin liglerde var olmasını beraberinde getiriyor. Çok doğru ve radikal bir karar. Bunu eleştirmiyorum. Bazı maçlar var ki liderliğe oynayan, üste oynayan takımların, özellikle birbirleriyle yaptığı maçlara genç hakemlerimizi göndermek yerine daha tecrübeli hakemlerimizi göndermeleri gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
OKUL ZİYARETLERİ DEVAM EDECEK
Okullardan büyük destek aldıklarını ve yine o desteği devam ettirmek adına okul ziyaretlerine devam edeceklerini söyleyen Aygün, “Geçen sene futbolcularımız okullarımıza gidiyordu. Bu sene tekrar onu başlatacağız. Kastamonu’daki bütün okullara, gerekirse ilçelerimizdeki okullarımıza; futbolcularımız, hocalarımız ve teknik heyetimiz ziyaret gerçekleştirecekler ve öğrencilerle buluşmaya devam edecekler. Çünkü onlar bizim geleceğimiz. Çocuklarımızı statlara getirmemiz lazım.” dedi.
“DAHA NE YAPMALIYIM KASTAMONU? DAHA NELER YAPABİLMELİYİM?”
Bir heyet oluşturulduğunu ve bu heyetin Kastamonu’daki sivil toplum örgütlerini ziyaret ederek takıma maddi-manevi katkıda bulunmalarını isteyeceklerini belirten Aygün, “Biz Kastamonuspor olarak ve bunun yönetimi olarak maalesef neredeyse terkedildik. Ben de insanım. Maddi imkânlarım da bir yere kadar. Ben her yıl bu takıma 200-250 milyon lira para harcayacağım ondan sonra hiçbir katkı yok. Sivil toplum örgütleri maçlara bile gelmiyor. Hadi sayın valimizin mazereti var gelemiyor. Belediye başkanımız geliyor maçlara. Sarıyer maçında 8-9 ilçe belediyesi başkanımız geldi. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. STK başkanlarımızdan birçoğunu göremiyorum ama bölge müdürlerimiz sağ olsun onlar daha heyecanlı onlardan. Emniyet Müdürlüğü, Jandarma Komutanlığı geliyor, bizi maçlarda yalnız bırakmıyorlar. Yeterli mi? Değil. Sadece protokolde oturmak da yeterli değil. Sayın Vekilim Serap Ekmekci’ye ayrıca teşekkür ediyorum. Maçlarda hazır bulunuyor. Sayın Hasan Baltacı ‘maçlara geleceğim’ dedi ve geliyor. Ama yeterli mi? Değil. Özellikle siyasi partilerimiz… CHP İl Başkanı oradaydı ama AK Parti İl Başkanımızı, MHP İl Başkanımızı, İYİ Parti İl Başkanımızı, Yeniden Refah İl Başkanımızı göremedim. Birçok siyasi il başkanı ve temsilcilerinin de Kastamonuspor’un daha çok arkasında durması gerekiyor. Ben yalnız kalıyorum. Ben yalnız kaldığım müddetçe benim de şevkim kırılıyor. Bugün bakıyorum, takımın destekçisi olan bir iş insanı kalmadı. Daha ne yapmalıyım Kastamonu? Daha neler yapabilmeliyim?” şeklinde konuştu.
“HİÇBİR DESTEK OLMADAN BEN NEREYE KADAR BUNU YAPABİLİRİM?”
Kulübün giderleriyle ilgili konuşan Aygün şunları kaydetti: “Her sene 200 milyon cepten para ödeyeceğiz. Belki ben bunu ödüyorum sesimi çıkarmıyorum ama belki satıyorum, savıyorum bir şeyler yapıp ödüyorum. Şu ana kadar kulübe verdiğimiz para 300 milyonu geçti. Geçen senelere kadar formadır, otobüstür, gıdadır bu konularda belediyeden bir destek alıyorduk. Bu sene kendisine saygı duyuyorum, böyle bir karar aldı. Sayın belediye başkanımız ‘otobüsü benden al’ dedi. Aldık. ‘Gıdayı veremem’ dedi. Bunu da üstlendik. Bu ayda minimum 300-400 bin lira. Eleman verdi. Bazı sıkıntılarımız oluyor, sağ olsun onlarda da yardımcı oluyor. Forma noktasında da ‘yardımcı olacağım’ dedi. Geçen seneye göre bu sene kulübün belediyeden aldığı pay da çok düştü. Uzun lafın kısası, başkanımız ‘belediyenin de çok borçları ve de sıkıntıları var’ dedi. Başkanımıza bu noktada saygı duyuyorum. Ama sonuç olarak ben burada yalnız kaldım. Bugün Cengiz Aygün olarak çıkıp gitsem. Bıraksam… Burası bir dernek ve benim malım değil. Bir gün buradan ayrılacak olursam geçmişte koyduğum hiçbir parayı talep etmeksizin bırakırım. Geçmişte yapılanlar gibi yapmam bunu. Çünkü geçmişin acısını çok yaşadık. Geçmişe ait ciddi paralar ödedik. Ama buradan ayrılacağım gün bunu asla yapmam. Kulübü tertemiz bir şekilde bırakır giderim. Bu yıl geçmiş yıllara göre çok büyük sıkıntılar var. Tabii ki bu dünyadaki ve ülkemizdeki ekonomik sıkıntılar da tasarruf tedbirleri de bunlara takıldığında maalesef ciddi bir darboğaz döneminden geçiyoruz. Fiyatlar eskisi gibi değil. Eskiden deplasmana gittiğimizde 80-100 bin liraya uçaklar dâhil deplasmana gidiyorduk. Bugün sadece bir deplasmanımız 600-700 bin lira. Kulübün aylık 2-3 milyon gideri var. Buna ayda 2 deplasman ve primleri koyun, ayda sadece 8-10 milyon lira sabit bir gider var. Bu paraları telaffuz ederken, kolay telaffuz ediyoruz ama bunlar kolay kazanılmıyor. Hiçbir destek olmadan ben nereye kadar bunu yapabilirim?”
“EĞER BÖYLE DEVAM EDERSE BIRAKIRIM”
3 maç seyircisiz oynama cezasının ardından Sarıyer maçında büyük bir taraftar beklentisi olduğunu ve maalesef beklentilerinin gerçekleşmediğini ifade eden Aygün şöyle konuştu:
Sarıyer gibi bir güzide takımımız geliyor, kafa kafaya mücadele ettiğimiz. Lideriz ve maçımız var. İnanın ben maça 10 bin kişi bekliyordum o statta. İlçe belediye başkanları sağ olsun hemen hemen hepsi otobüs kaldırdı. Sadece ilçelerden duyumuma göre gelen 500 kişi. Peki, merkezden gelen kaç kişi? 10 bin kişi beklediğim Kastamonu… Uğruna hayatımı, canımı, malımı koyduğum Kastamonu, bana statta şölen yapmadılar. Ben niye uğraşıyorum o zaman? Niçin mücadele ediyorum? Onlar için mücadele ediyorum. Onlar kendi takımlarının stadını doldurmuyor. Gelen seyirci 2 bin kişi. Yapmayın Kastamonu. Ben bunu hak etmiyorum. 1. Lig’e çıksak stada yine 2 bin kişi mi gelecek. Benim takımım 1. Lig’e hazır ama Kastamonu değil. Eğer böyle devam ederse bırakırım. Kastamonu’ya verdiğim sevginin karşılığını istiyorum. Ama ben bunun karşılığını göremezsem niçin uğraşıyorum? Diyebilirsiniz ki maddi sıkıntı var. Diyebilirsiniz ki insanlar 100 lira bilet parasını verip içeri giremiyor. Hiç kimse bunu diyemez. Çünkü açık tribünümüz talimatlıdır. Taraftarlar oraya para vermeden girebiliyor. Gel doldur. Gel sahip çık takımına. Neredesin Kastamonu? Olmadı Kastamonu… Hakemleri eleştirelim, takımımızın yeri geldiğince futbolcusunu, hocalarını ve teknik heyetini eleştirelim hatamız varsa. Beni de eleştirin hatam varsa. Ama ben 2-3 yıldır size söz verdiğimin diye peşinde gideceğim. Sadece İstanbul’da söz verdiğim değerli büyüğümün lafını kırmadan tekrar gelip takımı alacağım, borçlarını ödeyeceğim, takım yapacağım. Geçen yıldan kimseye 5 kuruş borcumuz yok. Takıma 230-240 milyon para harcanmış. Bu fedakârlıkları yapacağım. Niye? Kastamonuspor. Herkes onunla gurur duyacak ama elimde seyirci yok. İl dışında yaşayan hemşehrilerimizden büyük mesajlar geliyor. ‘Biz de gelelim statlara dolduralım. Kastamonu dolduramıyor çünkü gelip biz dolduralım.’ diyorlar. Bu ayıp bize yeter.
“BİZ MAÇLARIMIZI İSTANBUL’DA OYNAMAK İSTEYECEĞİZ”
Stadın durumuyla ilgili konuşan Aygün şu açıklamalarda bulundu:
“Stadımız kötü. İl Genel Meclisi Başkanı Doğan Ünlü ile konuştum. Vekillerimizle konuştum. Onlar statla ilgili acilen çözüm bulma noktasında gidiyorlar. Gitmeleri lazım. Devre arasına kadar belki de daha çabuk bir dönemde bu stadın yıkılıp yenisinin yapımına başlanılması lazım. Dolayısıyla sağlık açısından da stadımız iyi değil. Dolayısıyla stadın acilen yapılması lazım. Bu stat yapımı başladığında belki de federasyonumuza müracaat edeceğiz. Biz maçlarımızı İstanbul’da oynamak isteyeceğiz. İstanbul’daki Kastamonulularla buluşmak istiyoruz. Sanırım federasyon anlayış gösterecektir. Çünkü bu hava şartlarında, stadın şu anki şartlarında, malum Kastamonu’nun kışı da ağır geçiyor. Dolayısıyla statta devam etmek zor olacak. Kaldı ki bu yıl sağ olsun Trabzon’a yolcu ettiğimiz değerli spor il müdürümüz Reşat Asrak bize elinden gelen desteği yaptı. İdman sahamız noktasında bize yardımcı oldu ama yine de yeterli değil. İdman sahamız da çok kötü. Muhakkak buranın yıkılıp yeniden elden geçirilmesi lazım. Maçları İstanbul’da yapma olasılığımız olursa inanın bana İstanbul’daki hemşehrilerim o stadın tamamını dolduracaklardır.” (Ercan ÇATAL)