Röportajda Çağlayan, Adana 01 FK karşılaşması, takımın hazırlık süreci, oyuncu kontenjanları ve Ziraat Türkiye Kupası hedefleri üzerine önemli açıklamalarda bulundu.
“YOĞUN BİR TEMPO İÇİNDEYİZ”
Adem Çağlayan, GMG Kastamonuspor'daki görevinde oldukça yoğun bir tempoda çalıştığını belirtti. Maç analizleri, rakip takımların değerlendirilmesi ve antrenman planlamaları nedeniyle dinlenmeye pek vakit bulamadıklarını ifade etti.
“ADANA 01 FK MAÇINDA B PLANIMIZI DEVREYE SOKTUK”
Çağlayan, Adana 01 FK karşılaşmasını değerlendirirken maçın ilk dakikalarında gol bulmalarının planlarını değiştirmelerine yol açtığını söyledi. Rakip takımın zaaflarını iyi analiz ettiklerini vurgulayan Çağlayan, “Aslında maçın ilk pozisyonda gol attık. İlk taç pozisyonda gol attık. Birinci dakikaydı. Maçın gelişatını ve tekrar planlarımızı değiştirmenin gerek duyulduğu bir durum söz konusu oldu. Çünkü maçın başında çalıştığımız bir taç organizasyonu vardı. İstediğimiz yerden istediğimiz şekilde oldu ve o şekilde golü bulduk. Ondan sonraki süreçte Adana Futbol Kulübü'nün reaksiyonu farklı olacağını zaten oyuncu grubunu ve izlediğimiz iki tane maçını izlemiştik. Neler yapabileceğini düşündüğümüz için bir beş on dakikalık süreçte tamamen B planımızı C planımızı D planımızı düşünmeye başladık, ve bunları devreye soktuk” dedi.
Çaylayan’ın maça dair değerlendirmelerinin devamı şu şekilde:
“Maçın belki ikinci yarısındaki son bölümlerinde maç 4-5 farklı da bitebilirdi. Çünkü 9-10 taneye yakın pozisyonumuz var, ciddi pozisyonumuz var. Rakibimizi çok topla ilişkileri iyi olan bir oyuncu gruplarına sahip olduğunu biliyorduk. Üretkenlikte problemleri vardı. Bazen suni paslarla oynuyor gibi görünüyorlar. Oysa ki sürekli aynı yerde, aynı rotasyonlar içerisinde devam ediyorlardı. Bunda bize sevindirici olaylar oldu ve doğru oynadık. Demek ki gerçekten hafta içi oyunculara anlattığımız her şeyi Oyuncu grubu saygıyla dinliyor ve söylediğimiz her şeyi sağa yansıtmaya çalışıyor.
“İYİ OYNAMAK VE DOĞRU OYNAMAK ÇOK AYRI KAVRAMLAR”
Yani tamamen bizim kontrolümüz altında geçen bir maç oldu. Soğutmamız gereken yerleri soğuttuk. Tempomuzu arttırmamız gereken yerleri de arttırdık. Skor olarak da zaten bariz bir şekilde 2-0 net bir skorla maçı kazandık. Çalıştığımızın karşılığını aldığımızı düşündüğümüz bir maç oldu bizim için. Şimdi şöyle bir algı var. İyi oynamak ve doğru oynamak. İkisi çok ayrı kavramlar.
İyi oynarken maç kaybedebilirsin. Ama doğru oynarken maç kaybetme olasılığını daha az oluyor. Biz bazı maçları iyi oynamaktan ziyade doğru oynamaya çalışıyoruz. Bazen doğru oynarken topa sahip olma oranı artabilir. Bazen doğru oynarken topa sahip olma oranı düşebilir. Biz buna bize getirisini götürüsünü hesap ettiğimiz zaman tamamen skor odaklı olduğu için Bazen oyunumuzdan fedakarlık yapmamız gerektiğini oyunculara anlatıyorum. Sürekli mesela işte Karaköprü maçında çok ilginç bir istatistik vardı. %91 topa sahip olduğumuz bir devre oldu.
%90 yani bu çok ilginç bir durumdu. Ama orada ne oldu? Maç 1-1 bitti. İşte talihsiz bir gol yedik. Tamamen bir konsantrasyon eksikliği. Maçın orta hakeminin, yan hakeminin çok kötü bir performans sergilemesi. Bariz bir penaltı pozisyonu var. Buna benzer bir kaç tane pozisyon daha var.
“ADANA’YA KARŞI GALİP GELMEMİZ LAZIMDI”
Totalde Adana'ya galip gelmemiz lazımdı. Bu bizim iç sahadaki son taraftarsız maçımızdı. Malum GMG Kastamonuspor’un geçen seneden kalan 3 maçlık bir cezası var. Allah'a şükürler olsun 6 haftada 16 puan gibi bir puan yakaladık. Şu anda grup lideriyiz. Ama tabii bu puanların şu aşamada çok bir önemi yok. Sadece bir avantaj olarak görüyoruz şu aşamada. Çünkü çok zor bir grupta olduğumuz için Sadece şu an toplayabildiğimiz kadar puan toplamaya çalışıyoruz.
Her maça farklı hazırlanıyoruz. Onları belkilerle daha farklı bir şekilde konuşabiliriz.”
“GEÇEN SEZONDAN DERSLER ÇIKARDIK”
Röportajda geçen sezon ile bu yıl arasındaki farklara da değinen Adem Çağlayan, Kastamonuspor'un önceki sezonki oyun yapısının fazla savunma odaklı olduğunu söyledi. Bu yıl ise, oyunu hem 2. hem de 3. bölgede daha baskın oynayarak farklı bir strateji izlediklerini açıkladı. Transfer sürecinde maliyetlerin değil, doğru oyuncu profilinin önemli olduğunun altını çizen Çağlayan, takımı için ideal bir kadro kurmaya çalıştıklarını belirtti.
“DOĞRU OYUNCU PROFİLİNİ ARIYORUZ”
Takıma katılan yeni transferlerden bahseden Çağlayan, yüksek maliyetli oyuncular yerine sistemine uyum sağlayabilecek isimleri seçtiklerini anlattı. Ersel Aslı Yüksek, Naim Saruhan ve Mustafa Kapı gibi oyuncuların takıma uygun olduğunu söyleyen teknik direktör, özellikle genç yeteneklere yatırım yaptıklarını ve bu stratejinin meyvelerini aldıklarını ifade etti.
“GÜÇLÜ BİR TAKIM MÜHENDİSLİĞİ YAPTIK”
Ligin zorluk derecesinin yüksek olduğunu belirten Çağlayan, ellerindeki geniş oyuncu kontenjanıyla güçlü bir takım mühendisliği yaptıklarını söyledi. Oyuncularından memnun olduğunu vurgulayan teknik direktör, 11 haftalık ilk yarıda da aynı tempoyla ilerlemeyi hedeflediklerini belirtti. Takımdaki isimlerin performanslarını yükseltmek için çalıştıklarını ve sezonun sonunda hedeflerine ulaşmak istediklerini sözlerine ekledi.
“HERKES HALİNDEN MEMNUN”
Takım içindeki adalet duygusunun sorgulanmadığını dile getiren Çağlayan, “Her maçtan sonra bireysel ve takım analizi yapıyoruz. Oyuncularımızdan aldığımız geri bildirimler çok olumlu. Oynayan ve oynamayan tüm oyuncular mutlu. Kulüp başkanımıza ve sportif direktörümüze de bu konuda övgüler geliyor. Takım içindeki adalet duygusu hiç sorgulanmıyor,” ifadelerini kullandı.
“DEĞİŞİKLİKLERİ OYUNUN İHTİYACINA GÖRE YAPIYORUZ”
Oyuncu değişiklikleri hakkında da bilgi veren Çağlayan, “Değişikliklerimizi tamamen oyunun ihtiyacına göre yapıyoruz. Bir oyuncuyu değiştirmek için değiştirmiyoruz; oyunun dinamiklerine göre hareket ediyoruz. Haftanın dört günü taktik çalışıyoruz ve her oyuncumuzun bireysel antrenman görüntülerini izleyerek oyun ihtiyaçlarını belirliyoruz,” dedi.
“KONSANTRASYONUMU KAYBETMEMEM GEREKİYOR”
Maç sırasında tribünlerden gelen tepkilerle ilgili olarak ise, “Tribündeki sesleri duymamak önemli. Maç sırasında tamamen oyuna konsantre olmaya çalışıyorum. Bazen maç sonrası bir olay yaşandığında, keşke tepki verseydim diyorum. Ancak bu durum, benim için oyuna olan konsantrasyonumu etkilemiyor” açıklamasında bulundu.
GMG Kastamonuspor'un teknik direktörü Adem Çağlayan, Türkiye Futbol Federasyonu’nun yönetim değişikliğinin kulüpler üzerindeki etkilerini de değerlendirdi. Çağlayan, özellikle ‘oyuncu statüsü’ konusunun gereksiz olduğunu ve futbolun doğasına aykırı kararların alındığını ifade etti.
“OYNAYAN HER FUTBOLCU KENDİNİ GELİŞTİRMELİ”
Oyuncu statüsü konusunu değerlendiren Çağlayan, “Bu olay tamamen bir karmaşa. Futbolla yaşlı-genç diye bir kavram yoktur. İyi futbolcu vardır, kötü futbolcu vardır. Bir kulüp kontenjanı dolayısıyla oyuncu transfer edememiş olabilir, bu durumu zorla sahada bir oyuncu tutmakla aşamayız. Futbolcunun gelişimi, antrenmanlar, maçlar ve taktiksel toplantılarda gerçekleşir. O yüzden bu tür düzenlemelerin mantığını anlamıyorum” dedi.
“YETENEKLERİ ZAMANINDA DEĞERLENDİRMELİYİZ”
Sakatlık durumları ve oyuncu değişiklikleri hakkında da konuşan Çağlayan, “Doğru zamanında ve hazır olduğunda oyuncuyu oynatmalıyız. Örneğin, bu hafta 2006 doğumlu Naim Saruhan’ı oyuna aldık. Takım içinde her oyuncunun kendine has yetenekleri var, bu yetenekleri en doğru zamanda değerlendirmeliyiz,” dedi.
“RAKİPLERİMİZİN KONSANTRASYONUNU ARTIRDIĞINI GÖRÜYORUZ”
GMG Kastamonuspor’un liderlik koltuğunda kalmasıyla birlikte rakiplerin daha fazla konsantre olmaya başladığını belirten Çağlayan, “Bize karşı çıkan takımlar daha çok kapanan ve savunma yapan bir anlayışla sahaya çıkıyor. Bu durumu saygıyla karşılıyoruz. Zaten bu durumun farkındayız ve rakiplerimizi analiz etmek için haftalık olarak maç görüntülerini inceliyoruz,” ifadelerini kullandı.
“FUTBOLDA HER ŞEY OLASILIK DÂHİLİNDEDİR”
Karaköprü ile oynanan ve beklenmedik bir sonuçla biten maça değinen Çağlayan, “Futbol böyle bir oyun. Bazen istediğimiz gibi gitmiyor. Bunu her büyük takım yaşıyor. Önemli olan kayıplarımızdan ders çıkarmak ve pozitif bir şekilde yolumuza devam etmek. Şu ana kadar iyi gidiyoruz ve umarım puan kaybı yaşamadan ilerleriz,” dedi.
Çağlayan, GMG Kastamonuspor’un bu yıl üçüncü turdan katılacağını belirtti ve takımın kupa performansına dair beklentilerini paylaştı.
“Ziraat Türkiye Kupası’nda GMG Kastamonuspor her zaman adından söz ettirmiştir. Geçmişteki Kasımpaşa maçlarını hatırlıyoruz. Bu yıl hedeflerimiz var,” diyen Çağlayan, kupada daha genç oyunculara şans verme hedefinde olduklarını söyledi.
“YÖNETİMLER TARAFINDAN KARAR VERİLMESİ GEREKİYOR”
Kupa statüsüyle ilgili eleştirilerini dile getiren Çağlayan, “Geçen yıllarda üst lig takımları ile alt lig takımları arasında yanlış bir eşleşme düzeni vardı. Bu yılki düzen değişti; dolayısıyla Türkiye Kupası için kararların teknik direktörler değil, yönetimler tarafından verilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Takımın deplasman maliyetlerinin yüksek olduğunu vurgulayan Çağlayan, “En kötü deplasmanın maliyeti 700-800 bin lira. Bu nedenle hedefleri belirlemekten ziyade, yönetimlerin taleplerine göre bir yol haritası oluşturuyoruz” şeklinde konuştu.
“ÇOK ZOR BİR MAÇ OYNAYACAĞIMIZI BİLİYORUZ”
Önümüzdeki hafta Altınordu ile karşılaşacak olan GMG Kastamonuspor’un teknik direktörü, rakiplerinin son dönemdeki performansını övgüyle değerlendirdi. “Altınordu, genç, dinamik ve yetenekli bir oyuncu grubuna sahip. Çok zor bir maç oynayacağımızı biliyoruz” dedi.
Ayrıca, her hafta sürpriz sonuçların yaşandığı ligde, puan kayıplarının kaçınılmaz olduğunu belirten Çağlayan, “Beyaz Grup, diğer gruba göre daha sert bir grup. Her maçın favorisi yoktur” dedi.
“LİGDE DENGELER İKİNCİ YARIDA NETLEŞECEK”
Ligdeki dengelerin ilk yarının ardından oturacağını belirten Çağlayan, "Şu an toplanan puanların hepsi suni puanlar. Ligin asıl şekillenmesi 11 haftadan sonra başlayacak," dedi. Doğru yapılanma ve doğru transfer hamleleriyle sezonun ikinci yarısında zirveye oynayan takımların netleşeceğini belirten Çağlayan, röportajın sonunda GMG Kastamonuspor’un sezon boyunca hedefleri doğrultusunda mücadele edeceğini vurguladı.
“KULÜBÜN YÜKÜ BAŞKAN CENGİZ AYGÜN’E KALMIŞ DURUMDA”
GMG Kastamonuspor’un geleceği hakkında değerlendirmelerde bulunan Çağlayan, “Şehirde Kastamonuspor’a dair sinerjinin düşük olduğunu düşünüyorum. Kulübün yükü başkanımız Cengiz Aygün’e kalmış durumda. Taraftarlarımızla henüz tanışamadık, belki ilerleyen haftalarda bu sinerjiyi artırabiliriz” dedi.Röportajın son bölümüne yakşlaşırken, taraftarlardan GMG Kastamonuspor’a destek olmaları çağrısında bulunan Çağlayan, “Tüm Kastamonuluları bu yarışın içine katmayı umuyoruz” dedi.
(SERKAN KEBECİOĞLU)